Seydişehir Yağ Balığı yıllar sonra yuvaya döndü
Toros Dağları'nın eteklerinde bulunan Suğla Gölü ve Çarşamba Kanalı ile civar dere ve gölcüklere has yağ balığı çeyrek asır sonra yuvasına geri dönüyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü ve Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü, Seydişehir Kaymakamlığı ve Seydişehir Belediye Başkanlığı işbirliği ile Seydişehir coğrafyasında endemik bir tür olan Yağ Balığı, Kuğulu Tabiat Parkı'nda düzenlenen etkinlikle yuvaya döndü.

Bin adet endemik Yağ Balığının doğaya salındığı programda konuşan Eğirdir Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürü Fuat Bilgin, Yağ Balığı’nın endemik bir tür olduğunu belirterek yağ balığının Beyşehir, Seydişehir’de yetiştiğini ifade etti. Yağ Balığı türünün korunmak ve bu bölgelerdeki varlığını arttırmak amacıyla yaklaşık 2 yıldır laboratuvar çalışmaları yürüttüklerini de sözlerine ekleyen Araştırma Enstitüsü Müdürü Fuat Bilgin,” 2 yıldır laboratuvar ortamında Endemik Yağ Balığının üretme, beslenme ve yaşama koşullarını detaylı bir şekilde inceledik. Seydişehir ve Beyşehir bölgesinde endemik türde yaşayan Yağ Balığı’nın uygun yaşam koşullarını araştırarak üretimlerini sağladık ve bugün doğaya ürettiğimiz endemik Yağ Balıklarını salıyoruz. Ülkemizin pek çok bölgesinde birçok canlı türünü koruma altına almaya ve bulundukları bölgelerdeki familyada sayılarını arttırmak amacıyla çalışmalar yürütmeye devam ediyoruz. Bu kapsamda Seydişehir ve Beyşehir bölgemizde endemik türde bulunan Yağ Balığı canlı türünün de neslini korumak ve bölgemizdeki varlıklarını daha da arttırmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz” diye konuştu.

Seydişehir ve Beyşehir bölgesi havzasında yaşayabilen bir balık türünün yeniden canlandırılmasının öneli bir çalışma olduğunu kaydeden Kaymakam Deniz Pişkin, “Coğrafyalar kendi karakteristik özelliklerini, kendi kimliklerini, kendilerine has olan ürünlerini saklayarak geleceğe taşıyarak yaşatabilirler. Bu bölgeyle özdeşleşmiş bir balık türünün yeniden yuvasına geri dönüyor olması bizim için büyük mutluluk. Bu güzel çalışmada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bizlere düşen görev ise yapmak kadar yaşatmaktır. Yaşaması ve korunması ise bize kalmıştır. Bizler bu farkındalığı yaşatamaz ve koruyamazsak bir anlamı kalmaz” şeklinde konuştu.