Tavan çöken hastanede bebek öldü, gözaltı bile yok

Tavan çöken hastanede bebek öldü, gözaltı bile yok

İstanbul Atatürk Havalimanı'nı kasten kullanılamaz hale getirmek için milyarlarca lira harcayan AKP iktidarı, buraya yaptırdığı pandemi hastanesinde meydana gelen tavan çökmesi olayında bir bebeğin can vermesinde adeta sus-pus oldu. Prof. Dr. Murat Dilmener Hastanesi'nde sıcak su borusu patlamasının ardından, tavan çökmesi sonucu bir bebeğin hayatını kaybetmesi hakkında adli soruşturma açılıp açılmadığı henüz bilinmezken, hastaneden yapılan açıklamada ölüm olayının tavan çökmesi ile ilgisi olmadığı iddia edildi.

İstanbul'da Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'nin yenidoğan yoğun bakım ünitesinin tavanı sıcak su borusunun patlaması nedeniyle çöktü. 8 bebeğin tedavi gördüğü ünitede tahliye işlemlerinin ardından bir bebek hayatını kaybetti.

Sivil uçuşlara kapatılan Atatürk Havalimanı'nın yerleşkesinde inşa edilen Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'nde, yenidoğan yoğun bakım ünitesinin tavanı sıcak su borusunun patlaması nedeniyle çöktü.

8 bebeğin tedavi gördüğü ünitede, tahliye işlemlerinin ardından farklı bir üniteye transfer edilen bir bebeğin sağlık durumu kötüleşti. Küvözde tedavi gören yenidoğan prematüre bebek hayatını kaybetti.

Yaşanan olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

BAŞHEKİM: BEBEĞİN ÖLÜMÜ OLAYDAN BAĞIMSIZ

Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Emin Köse, olaya ilişkin yaptığı açıklamada, yenidoğan yoğun bakım ünitesinin koridorunun tavanındaki sıcak su tesisatında "sızıntı" yaşandığını söyledi. Burasının hasta odalarıyla ilişkili olmadığını öne süren Köse, sıcak suyun etkisiyle buhar oluşunca yenidoğan ekibinin 8 bebeği çocuk yoğun bakım ünitesine transfer etmeye başladığını anlattı.

Başhekim Köse, "Bunların 3'ü riskli bebekti. Gün içerisinde bazı tedaviler alan, ara ara iniş çıkışları olan, kaybedilme tehlikesi yüksek olan bebekler... O yüzden zaten bu çocukların aileleri sürekli bilgilendiriliyor. Bebeklerden bir tanesinin bu transferden yarım saat kadar sonra olaydan bağımsız bir şekilde -çünkü bu herhangi bir çocuğumuza ya da kuvözüne işte su gelmesi ya da herhangi bir buhardan etkilenme gibi bir durum söz konusu değil- durumunda biraz daha kritikleşme olunca arkadaşlar hem aileye bilgi veriyorlar hem de gerekli müdahaleleri yapıyorlar ama maalesef kaybediliyor" diye konuştu.

SES AYRINTILARI AÇIKLADI
 

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Aksaray Şubesi, olayla ilgili şu bilgileri paylaştı:

"Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesinde dün gece yarısı yeni doğan yoğun bakım ünitesinde sıcak su tesisatının patlamasıyla tavanın çöktüğünü, ünitede 5'i entübe 3'ü ise spontan takip edilen bebeklerin tedavi gördüğünü, maalesef entübe takip edilen 1 prematüre bebeğin yaşamını yitirdiğini, sağlık emekçisi arkadaşlarımızın da bebekleri tahliye ederken yaralandığını öğrenmiş bulunmaktayız."

Daha önce teknik ve yapısal sorunların ilgililere iletilmesine rağmen gerekli bakım ve tadilatların ciddiyetle yapılmadığı belirtilen açıklamada, bu son olayda oksijen desteğinin verilemediğini ve bebekleri tahliye eden sağlık emekçilerinde cam kesileri ve yanıklar oluştuğu belirtildi.

Hastenedeki eksiklerin de dile getirildiği açıklamada şöyle denildi:

"2020 Yılında pandemi sırasında acil durum hastanesi olarak açılan Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi, 2023 Nisan ayında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi binalarının hasarlı olmasından kaynaklı Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesine taşındı. Üçüncü basamak bir üniversite hastanesini, alt yapısı fiziki koşulları üçüncü basamak sağlık hizmeti sunumuna uygun olmayan bir alana tıkıştırdılar. Kervan yolda dizilir misali personelin ve hastaların ulaşımının zor olduğu, hastane etrafında hiçbir eczane, medikal, yerleşim yerinin olmadığı, yılana varana kadar haşerelerin cirit attığı, kışın ısınmanın klima ve elektrikle sağlandığı, sık sık yemekhaneden besin zehirlenmelerin yaşandığı ilkel koşullarda sağlık hizmeti sunulan bir hastaneye dönüştü."

"İHMALİN VEHAMETİNİ GÖZLER ÖNÜNE SERMİŞTİR"

Açıklama, şu ifadelerle devam etti:

"Sağlık kurumları halk ve sağlık emekçileri açısından sağlıklı ve güvenli olmak zorundadır. Şifa vermesi gereken kurumlarımız bizim ve hastalarımızın mezarına dönüşmesin istiyoruz

Bu olay; alınmayan tedbirleri, yeterli ve bilimsel denetim yapılmadan kabulü gerçekleşen tesisleri, yönetimlerin liyakatsizliğini kısaca ihmalin vehametini gözler önüne sermiştir.

Geçici denerek önlem almayan, açılan soruşturmaları zamana yayarak unutturan hastane idaresi, iş kazalarını da örtbas etmeye devam etmektedir. Yüzlerce personeli ve hastayı etkileyen gıda zehirlenmeleri için açılan soruşturma bunun açık göstergesidir. İhmali olanlar tespit edildiği için soruşturma başka birine devredilerek unutturulmaya çalışılmakta, sonuçlandırılmamaktadır. Liyakatsiz idareciler ve yöneticiler görevlerini yapmayarak suç işlemeye devam etmektedirler.

Bir bebeğimizin yaşamını yitirdiği bu faciada bebeğimizin yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz. Yaralanan sağlık emekçisi arkadaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.

Açılışını bizzat Cumhurbaşkanının yapmış olduğu bu hastanenin 45 gün gibi kısa bir sürede yapılışıyla övünülmesi, büyük bir başarı hikayesi olarak reklam edilişini hatırlıyoruz. O dönemden bugün gerçekleşen faciaya kadar ihmali olanlar hakkında etkili idari ve adli soruşturma yürütülmesini bekliyoruz.

Bilinmelidir ki yaşanan bu faciaya davetiye çıkaranların ortaya çıkarılması ve gerekenin yapılması için olayın takipçisi olacağız."