Güneydoğu Avrupa'da Hun öncesi Türkler

Balkanlar’da, Anadolu’da ve Güneydoğu Avrupa’da Hun öncesi Türkler ve bügünkü Gagauzlar

16 Ağustos 2023 Çarşamba 00:37
Güneydoğu Avrupa'da Hun öncesi Türkler






Güneydoğu Avrupa'da Hun öncesi Türkler

Akademik, Dr. Olga RADOVA (KARANASTAS)* Gagauziya (Gagauz Yeri)

Gagauz/Gökoğuz Türklerinin dedeleri evvelki zamanlarda, Roma İmparatorluğu döneminden evvel geniş bir coğrafyada – Balkanlarda, tüm Güneydoğu Avrupa’da, Anadolu’da ve diğer tarihi bölgelerde yerleşiyorlar.

Orta çağ zamanlarında Gagauz Türklerinin dedelri Anadolu’da, Trakya’da, Makedonya’da, Dobruca’da, Bucak’ta, Orta Volga’da, Özi kırlarında, Orta Asya’da, Altay’da, Kafkas’larda  yaşıyorlardı ve onların torunları bugün de  bu bölgelerde yaşamaya devam ediyorlar. Gagauz Türkleri bir halk olarak, Günydoğu Avrupa’da oluştu, dedeleri ve onlar bu bölgede M.Ö. 2500-3000 seneden fazla yaşıyorlar, burada onlar yerli/avtohton insanlar.

Gagauz – Gökoğuz Türklerinin maddi ve manevi kültür miraslarında – folklorunda – destanlarında, masallarında, türkülerinde, adetlerinde; dinlerinde, ritüallerinde/dinsel törenlerinde ve arheolojik alanlarda, antik unsurları korunulmuş ve onların paralellikleri Herodot’un yazılarında görüyoruz, onun yazılarıyla açıklanıyor.

Bu unsurları Gagauz Türklerinin “Pipiruda” adetinin““Gergi” töreni/ritüeli” unsurunda ve onun M.Ö. tarihi olaylarla bağlantılarını görüyoruz. Ayni zamanda dini unsurlarında ve maddi kültürlerinde de gözüküyor, mesele “Ay Yörgi”(Türkiye Türk.) / “Ay Örgi”(Gag. Türk.) ikonasında ve Gagauz Türklerinin ortodoks kliseselerinde. Gagauz Türklerinin evvelki/eski Kahramanı (tarihi olaylar M.Ö. olmuşlar) insanları düşmandan kurtarmış, zmeyin (demek düşmanı üstelemiş/yenmiş) üç kafasını da kılıçla kesmiş ve kafalar yere düşünce, “Ak Dere” birden suyla dolmuş, o insanları susuzluktan hem açlıktan kurtarmış. Gagauz Türklerinin çağdaş zamana kadar korunulmuş “Pipiruda” adetinin “Gergi” töreni/ritüeli” unsurunda gözüküyor ki, o evvelki/eski M.Ö. zamanlardan itibaren geliyor ve Herodot’un kitabındaki tarihi olaylar, Gagauz Türklerinin “Üç altın alma”,  “Dengi Boz”, “Dev adamı”, destanlarında/masallarında da anlatılan olaylar, hepsi birbirine bağlı. Hepsi bu olayların paralelliklerini Herodot’un tarihi kitabında da buluyoruz/görüyoruz, onun bu olayla ilgili yazdıklarını, Kara Deniz’in etrafında yaşayan Gökoğuz Türkleri (Gagauzlar) veya İskit Türkleri anlatmışlar.

Gagauzların Ana dilleri Türkçedir ve Türk Milletine mensup, Hıristiyan Ortodoksturlar, Hıristiyanlığı Müslüman dininden önce, I-IV. asırlardan itibaren kabul ediyorlar ve daha sonra da, hıristiyanlık dünyaya yayınlanınca, çeşitli coğrafyalarda VII, IX, XII. yüzyıllarda da Hıristiyan dinini kabul ediyorlar.

İslamyet’ten (VII-VIII yüzyıllar) itibaren, Türk’lerin büyük  bir kısmı Müslüman dinini kabul ediyor. Dini olarak bugün dünyada Budist, Hıristiyan, Müslüman ve kültürel olarak, Şaman Türkleri var. Zaman geçtikçe, herbir Türk soylu insanlar, kültürlerini ve adetlerini, kendi dinlerini temel alarak, yaşatmaya devam ediyorlar. Fakat İslamyet ve Hıristiyan dinlerinin öncesi kültür mirasları – Türk’lerin ortak bir kültürü, çağdaş zamana kadar çeşitli Türk boylarında korunulmuş.

Coğrafi olarak, bu olaylar Gagauz – Gökoğuz Türklerinin çok geniş topraklarda – Balkanlar’da (Bulgaristan’da “Madar atlısı”, “Alaca Manastır” Gagauz Türklerinin kültür mirasının unsurları), tüm Güneydoğu Avrupa’da, Anadolu’da, Kafkas’da ve başka yerlerde de yaşadıklarını gösteriyor.

Temel/fundamental bilimsel araştırmalarımın sonuçları gösterdiler ki, Azerbaycan’da, Bulgaristan’da, Türkiye’de korunulan bayırlardaki/dağlardaki kaya taşlarında da evvelki/eski zamanlardan kalma unsurlar Türklere ait, Gagauz – Gökoğuz Türkleri kendi kültür mirasını korumaya devam ediyor.

Bu çerçevede, kendim de bir Gagauz Türkü olarak, Gagauzların etnik tarihi, kültürü, yerleşim yerleri, demografisi, göçleri, folkloru, etnogenezisi (söy kökleri)  ile ilgili konuları araştırdım ve  bugün de bilimsel çalışmalarım bu alanda devam ediyorum.

  1. Giriş

Gagauz Türklerinin dedeleri - Gökoğuz Türkleri, evvelki zamanlarda, Roma İmparatorluğu döneminden evvel geniş bir coğrafyada – Balkanlar’da, tüm Güneydoğu Avrupa’da, Anadolu’da ve diğer tarihi bölgelerde yerleşiyorlar.

Milletin tarih yolu ve soy kökleri birbirine bağlı, onun için Gagauz Türklerinin etnik tarihini, yerleşim yerlerini ve soy köklerini öğrenmek için, çeşitli metodlar kullandık: antroponim analizi (Radova, 1998, s. 22; 2006, s. 268-269; Karanastas-Radova, 2001, 133 s.) (Moldova Cumhuriyeti’nde, Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi’nde, Rusya’da, Türkiye’de, (Radova-Karanastas 2007b: 829-830; 2012 : 142-149) Bulgaristan’da, Ukrayna’da, Romanya’da araştırmalar yaptık), istatistik malzemelerine analiz, çağadaş zamanda tarihi Bucak’ta (veya Besarabya’nın güneyinde) yaşayan Gagauz Türklerinin köylerinin adlarına ve eski dönemlerde haritalarda belli edilen köylerin adları ile identifikatsiya (denkleştirmek), dil, folklor incelemeleri yaptık, (Radova-Karanastas, Puşneev 2015 : 232-251) bayırlarda/dağlarda taşlarla oyulmuş eski tarihi olayları gösteren nışanlar (“Madar Atlısı”, Bulgarıstan’da), mağara manastırlarında (“Alaca Manastır”, Bulgaristan), kiliselerde (Ay Yörgi Kilisesi, Türkiye’de, Büyükada’da) evvelki adlarını Gagauz – Gökoğuz Türklerinin verdiği (adamlara, erkeklere) adları bugün de görebiliyoruz ve insanlar onları aklılarında tutuyorlar (Radova 2018c : 393-420).

  1. Öntem.

Gagauz Türklerinin destanlarında ve masallarında evvelki/eski devlet unsurları ve onların bağlantıları Anadolu, Balkan, Güneydoğu Avrupa, Orta Asya ve Kafkas coğrafyasıyla

Halkın gerçek tarihi olayları, birer süjet olarak, folklorda – destanlarda, masallarda, manilerde, türkülerde korunabilmiş, çünkü evvelki zamanlarda, insanların çoyu okumağa, yazmağa bilmezlerdi. Ama çok zeki, aklılarında pek islââ tutan uşaklara/çocuklara, küçükten itibaren  tarihi olaylar anlatılıyordu ve onlar, canlı tarih kitabı olarak, ağızdan-ağıza, dededen evlada, asırdan asıra gerçek tarih olayları anladıyorlardı.

Türkler hep hayvancılık etmişler, daha çok koyun, keçi sürülerini otladıp, onları güdüp, uzak yerlere gitmişler ve geniş coğrafyaya yayılmışlar.

            Vaktinde merak etmiştim, acaba bizim, Gagauz – Gökoğuz Türklerinin folklorunda var mı evvelki/eski zamandaki devlet sınırlarının izleri veya devletler öncesi unsurları, hangileri sonra büyük devletlerin oluşumunda temel oldular ve bu konuyla ilgili 2003 yılında bilimsel araştırmalarıma başladım. Bilimsel araştırmalarımın sonuçlarını makalemde “Gagauz Türklerinin folklorunda evelki zamanlardan kalma devlet elementleri (unsurları) ve Herodot’un yazılarında onların paralel izlerinin görüntüleri”yayınlarım, makalemin oricinalını Rus Dilinde yazdım(Radova-Karanastas 2009: 277-288) ve öylelikle bilim çevresine yeni bilimsel açıklamalarını yaptım/koydum, konumla ilgili, uluslararası bilim çerçevesinde ilk kez böyle açıklamar oldu, ama bu çok önemli bilimsel açıklamalarımı önce Gagauziya’nın başkentinde, Komrat Devlet Üniversitesi’nde sempozyumda sundum ve “Vesti Gagauzii” Gazetesinde yayınladım (bak. kaynağı: Radova, Vesti Gagauzii, No: 89-90 (7284-7285), 27 Haziran, 2006 : 6-7). Burada söylemeliyim ki, bu makalemi yazmak için üç yıl sürekli hep bilimsel araştırmalar yaptım ve  nice yukarıda yazdım, 2006 yılında yayınladım.

XX. asirin sonunda, 19 Ağustos 1990 tarihinde Gagauzlar – Gökoğuzların torunları Bağımsız Gagauz Cumhuriyeti’ni temellediler ve bu tarihi olayı butün dünyaya ilan ettiler. Bağımsız Gagauz Cumhuriyeti, de-fakto,[2] 5 sene ayakta durdu. 23 Aralık 1994 tarihinde Bağımsız Gagauz Cumhuriyeti’nin yerine, bugünkü Moldova Cumhuriyeti sınırları içerisinde Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesini kurdular (bak. kaynağa: Monitorul official al. 1995, R. Moldova, ianuarie).

Herodot’un üçüncü “Tarihi” kitabının yazılarında ve Gagauz – Gökoğuz Türklerinin folklorunda paralellikleri buldum/gördüm, M.Ö. VII-IV. yüzyıllarda ve daha evvelki zamanlarda da gerçek tarihi olayları anlatan yerlerini/janralarını buldum/görebildim. Araştırmalarımızın (Akademik, Dr. Olga Radova’nın) bilimsel sonuçları gösterdiler ki, coğrafya olarak, o tarihi olaylar M.Ö.VII-IV. yüzyıllarda (bu tarihi olay daha önceki/eski zamanlarda olabilir olsun) Ahemenid zamandaki insanların yaşadığı bir köyde olmuş, angısı (o köy) şindiki adlı Tencen nehirin dolyayanında/etrafında bulunuyormuş. V.N.Mason’un araştırmalarına göre, belli oldu Ahemenid zamandaki insanların yerleşim yerleri (köyleri) (Mason 1967: 175; Radova-Karanastas 2009: 283-284, 287; 2017: 299-310). Bu çoğrafyada “Tencen nehri” V.V.Bartold’un yazılarında bu nehrin adı  “Ak” dere/nehir, V.N. Masson’nun makalesesinde hep bu nehrin adı “Aχ’ης” yazılı (Mason 1967: 172; Bartol’d 1977: 251-252). “Ak” dere/nehir dağalardan/bayırlardan (Gagauz. Türk.) başlayıp, çok uzağa, çollu istepinden geçerek, aktığı olduğunu söyleniyor ve Herodot’un anlatmasından (Herodota bu tarihi olayı Kara Denizin etrafında yaşayan Gökoğuz Türkleri veya İskitler anlatmışlar, açan Herodot o taraflara/etraflara gitmiş) belli oluyor ki, “Ak”/“Aχ’ης” / “Tencen” dere (nehri) Horezm insanlarına ve onların komşularının hayatlarında büyük rolü varmış, çünkü onun sularını içiyorlarmış, çollu-istepleri de sulayarak, kendilerine darı ve çeşitli tarım malzemeleri, ne gerekir ise, hepsinden büyüdermişler/üretirmişler.

Gagauz “Üç altın alma” masalındaki/destanındaki süjet, nerede Kahraman üç kafalı zmeylen[3] düyşüyor ve sonunda onu üsteliyor/enser/yeniyor ve Herodot’un üçüncü “Tarihi” kitabında anlattıkları “Ak” nehrindeki tarihi olaylar için, tam bu coğrafya noktasında  çapraşıyor ve öylelikle bu bilimsel açılama (bu makalenin avtorun/yazarının, Akademik, Dr. Olga Radova’nın bilimsel açıklaması), bir anahtar oluyor Gagauz - Gökoğuz Türklerinin M.Ö. VII-VI. yüzyıllara ve daha evvelki zamanlardaki tarihi olayları görebilmeğe. Elbette, bu bilimsel açılkama, değil sadece Gagauz Türklerinin, ama bütün Türk Dünyasının tarihi olaylarına yeni bilimsel açıklama getirmişdir (Radova-Karanastas 2009: 277-288; Radova 2018b: 231-235) ve tarihte bir devrim yapmıştır.

Daha sonra, 2007 senesinde, İstanbul’da T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde ve diğer bilim merkezlerinde bu konuyla ilgili bilimsel araştırmalarımı devam ederek ve Türkiye Türkçesinde yazılarımı yazarak, 2017 senesinde Konya’da, Uluslararası Bilim Şöleninde/Sempozyumunda, “Gagauz Türklerinin folklorunda evelki zamanlardan kalma devlet elementleri ve Herodot’un yazılarında onların paralel izlerinin görüntüleri” konulu bildirilerimi sundum, fakat bu sefer, Gagauz Destanlarından de süjetleri kullanarak, yeni bilimsel açıklamalar yaptım ve önceki bilimsel açıklamalarımı daha da güçlendirdim (Radova (Karanastas) 2017b: 299-310).

3. Yeni bilimsel bulgular

3.1. Herodot’un yazılarından ve Gagauz Türklerinin folklorunda bugüne kadar korunulmuş unsurlara göre, araştırmalarımızın sonuçları böyle yeni bilimsel açıklamalara beni getirdi: Gagauzlar - Gökoğuz Türkleri orta çağ zamanlarında ve daha evvel, geniş bir coğrafyada – Altay’da, Orta Asya’da, Anadolu’da, Kafkas’da, Orta Volga’da, Özi Kırlarında, Bucak’ta, Dobruca’da, Trakya’da, Makedonya’da  yaşıyorlardı ve onların torunları bugün de bu bölgelerde yaşamaya devam ediyor. “Üç altın alma” masalından/destanından ve “Tepegöz”/”Dev Adamı” destanlarının anlatımlarından/süjetlerinden ve onların “beyaz koyun”, “kara koyun” ve “topal kara koyun” unsurları şeklindeki, renk vurgularından - evelki zamanlarda  koyun sürülerinin renkleri, ayni zamanda, M.Ö. antik devlet sınırlarını de göstermiş olabilir olsun (gösteriyorlardı), bu belli oluyor/görünüyor “Üç altın alma” masalın/destanın anlatımından, kızın oğlana (delikanlı çocağa) söylediği sözlerden: “...herllim atlarsan biyaz koyuna – kendi dünnääna çıkacan, ama razgelämärsän biyaza da atlarsan karaya, taa okadar er dibinä gidecän”, (Radova (Karanastas), № 27, 2004) - bu sözlerden anlaşılıyor ki, o (delikanlı oğlan) kendi memleketinden iki kat daha uzağa gidebilir, sonra öyle de oluyor. Burada görebiliriz o yaylaları, nerelerde koyunları çobanlar güdermiş. Onun için, bugün de Yörüklerin / Yörük Türklerinin, “Akkoyunluların”, “Karakoyunluların”, “Sarıkeçililerin”, “Karakeçililerin”, “Honamlı (Yörük ırkı)” (Honamlı keçi sürülerinin renkleri karışıkçış) vs. yaylalarını, dedelerinin hayvanlarını güttükleri ve otlattıkları yerleri aklılarında tutuyorlar ve bugün de o yaylarada/topraklarda (bayırlarda, kırlarda) evvelki Türklerin – Gökoğuz Türklerinin  torunları yaşıyorlar (onlar bugün kendilerini “Yörük” biliyorlar).

3.2. Anadolu’da, Serik’te, yaşayan insanlarla 2013 yılında tanıştım ve onlara sordum: “Siz kimsiniz? Kökleriniz hangi soylardan geliyorlar?”- onlar cevap verdiler: “Yörüküz biz!”. Gene soruyorum: “E, siz vardır mı işittiyniz “karakoyunlular” ve “akkoyunlular” için?”. “Evet!”,- dediler,- “Biz kendilerimiz karakoyunlular, dedelerimiz buraya XIII. asırda gelmişler!”. “Acaba öylemiydi?”,- düşündüm de gene sordum: “Nerden biliyorsunuz?”- ozaman onlar bana XX. asrın sonlarında yayınlanmış bir kitab gösterdiler ve Türkmen[4] olduklarını söylediler, kitabta öyle yazıyordu, Türkmen - demek Türk soylu insanlar, ben/men Türküm demek.

Burada söyleyebilirim ki, Yörük / Yörük Türkü olduklarını kabul ediyorum, ama Anadolu topraklarında, bukadar geç, XIII. yüzyılda yerleştiklerine inanamam (kayıl olamam/kabul edemem), çünkü bilimsel fundamental/temel araştırmalarım gösterdiler ki, “akkoyunlular” ve “karakoyunlular” Kara Deniz’in dolayında/etrafında, Anadolu’da, Balkanlar’da vs., M.Ö. VII-VI yüzyıllarda ve daha önce var olduklarını gösterdiler (Radova-Karanastas 2006: 6-7; 2009: 277-288; 2012a: 86-97). Bu gerçek olaylar Herodot’un yazılarından da belli oluyorlar, ona Kara Deniz’in dolayında yaşayan Gökoğuz/Oguz Türkleri veya İskitler, bugünkü Gagauz Türklerinin dedeleri anlatmışlar ve Herodot Gökoğuz Türklerinin/İskitlerin anlattıklarını üçüncü “Tarihi” kitabında yazmış, daha derinden bu konuyla ilgili bilimsel araştırmalarımı şu kaynaklarda bakabilirsiniz (Radova-Karanastas 2006: 6-7; 2009: 277-288; 2012a: 86-97; 2017a: 23-34; 2017b: 299-310).

Bilimsel araştımalarımın sonuçları gösterdiler ki, bugünkü Gagauz Türklerinin soy köklerine/etnogenezisine giren unsurların çoğunluğu %70-80 Gökoğuz/Oğuz boylarından Türkler, komşu insanlar onlara “İskit”/ “Skif” de diyormuşlar, demek ki, Gagauz Türkleri = Gökoğuz Türkleri = İskit Türkleri = Oğuz Türkleri – onlar hepsi ayni halk - Türk soylu bir millet/etnos ve temel bilimsel araştırmalarımın sonuçları daha gösterdiler ki, bugün bilinen “Yörükler” – “Yörük Türkleri/Türkmenleri” – onlar evvelki/eski Gökoğuz veya İskit Türk soyundan geliyorlar – bu da yeni bilimsel açıklamam.

Bilimsel araştırmalarımın sonuçları gösterdıler ki, “Yörük”lere, “Türkmen” soyadı sonradan, XX. yüzyılın sonlarında takılma bir soyad veya etnonim, bezbelli göstemek için ki, buttibi,[5] “Yörük”ler veya “Yörük Türkleri“ Anadolu’da ve diyer tarihi bölgelerde/yerlerde, nerelerde bugün de onların torunları yaşıyorlar, sadece XIII. yüzyılda gelmişler, buttibi, daha eski zamanlarda bu tarihi topraklarda yokmuşlar, fakat temel/fundamental bilimsel araştırmalarımın sonuçları gösterdiler ki, “Yörük”lerin evvelki/eski dedelerinin soy kökleri Gökoğuz Türklerinden veya İskit Türklerinden geliyorlar ve onlar Kara Deniz’in etrafında ve diyer yerlerde daha kavimler göçleri zamanından itibaren, M.Ö. 3000-2500 yıl ve önce Anadolu’da ve diğer yerlerde yerleşiyorlar, fakat zaman geçtikçe kendi eski soyadlarını Gökoğuz veya İskit olduklarını unuduyorlar veya onlara unutturduyorlar.

Ama bugünkü Gagauz Türkleri kendi evvelki soylarını ve soyadını – Gagauz/Gökoğuz Türkleri olduklarını aklılarında tutuyorlar, ama Gökoğuz Türklerinin veya İskitlerin diyer kısmı – bugünkü “Yörük”ler, kendi eski/evvelki etnonimini/soy adını unutmuşlar da onlarda sadece takma etnonim “Yörük” olarak adları aklılarında kalmış veya onların alt beyinlerine yeni etnonim soyadlarını “Yorük” olarak geçirmişler. Burada ne söylemeliyiz, ani “Yörük” sözcüğü sadece hareketi gösteriyor, ani insan veya insanlar yörüyorlar, ama soy/etnonim adını göstermiyor.

Bu konuda yeni bilimsel açıklamalarımı, onları toparlayarak, böyle değerlendirebilirim: bugünkü “Yörük” Türkleri Anadolu’da ve diğer tarihi yerlerde yerleşiyorlar. Bugün de yaşayan “Yörük”lerin evvelki dedeleri Gökoğuz veya İskit Türkleri ve onlar bu tarihi topraklarda M.Ö. Orta Asya’dan kavimler göçü zamanında yerleşiyorlar – bu oluyor Türklerin Doğu’dan Batı’ya I-ici göçleri zamanında – M.Ö. 3000 (üç bin) - 2000 (iki bin) yıl önce ve daha evvelki zamanlarda oluyorlar.

Bugünkü Gagauz Türklerinin dedeleri – Gökoğuz veya İskit Türkleri Balkanlar’da ve tüm Güney-Doğu Avrupa’da, Kara Deniz’in etrafında ve diyer yerlerde M.Ö. 3000 (üç bin) - 2500 (iki bin) yıl önce ve daha evvelki zamanlarda yerleşiyorlar. Ozamanlar Türklerin Doğu’dan (Orta Asya’dan) Batı’ya (Avrupa’ya) I-ici büyü göçleri oluyor – kavimler zamanındaki göçler. Gagauz Türklerinin dedelerinin II-ici büyük göçü - Oğuzların büyük göçü XI. yüzyılda oluyor – bunlar da yeni bilimsel açıklamalarım, Gagauz Türklerin ve tüm Türklerin tarihlerihlerinde devrim yapıyor, açıkladığım gerçekler, M.Ö. eski/evvelki tarihi olaylar Gagauz Türklerinin tarihleriyle ilgili, Sovyetler zamanında ve taha sonra kitaplarda yazıldığı birçok hipotezleri çürüdüyorlar, gerçek tarihi olayları bilim çevresine çıkarılıp, Gagauz Türklerinin evvelki zamanlardan beeri çerçek tarihini yazıyoruz.

Birazı sorabilir, nerede burada yeni bilimsel açıklamalar, bunları anlamak için hem görmek için, şunları söylemeliyiz ki, Sovyetler Birliği zamanında kitaplarda yazılara geçiriliydi ki, bugünkü Gagauzların dedeleri Oguzlar XI. yüzyılda Orta Asya’dan Avrupa’ya göç etmişler. Elbetki, bu tarihi olay doğru, fakat XI. yüzyılda Oguz Türklerinin II (ikinci) büyük göçü Orta Asya’dan Avrupa’ya oluyor (bu da Akademik, Dr. Olga Radova (Karanastas)’ın yeni bilimsel açıklaması), ama I (birinci) (bu da Akademik, Dr. Olga Radova (Karanastas)’ın yeni bilimsel açıklaması) büyük göçü M.Ö. 3000 (üç bin) - 2500 (iki bin) yıl ve daha önce oluyor – ozamanlar Gagauz Türklerinin daha da evvelki/eski dedeleri Gökoğuz Türkleri veya İskiler göç ediyorlar da boş yerlerde, oralarda kendilerine tuttukları yaylalarında, ovalarında, bayırlarında yerleşiyorlar – bunlar da yeni bilimsel açıklamalarımın bir kısmıdır.

Dünyanın hen eski, Kâşgarlı Mahmud’un yaptığı/çizdiği haritasında da, Gagauz Türklerinin dedelerinin, Oguz Türklerinin yerleşim yerlerini gösteriyor, bu harita onun “Dîvânu Lugâtit-Türk” kitabında yayınlandı (Kâşgarlı Mahmud 2020: 12-13). Fakat kimi avtorlar kendi kitablarında “Oguz” ve “Gökoğuz/Kökoğuz” sözcüklerin yerlerine başka terimler kullanıyorlar, sonradan çıkarılmış terimleri yazıyorlar ve öylelikle, Gökoğuz/ Kökoğuz, Oguz sözcüklerini başka terimlerle deyştiriyorlar. Belki mahsuz yapmıyorlar, bilmedikleri için, temel/fundamental bilimsel araştırmalarını yapmadıkları için, ama ordan-burdan başkalarının yazdıklarını kopyaladıkları için, iyi nietli olsalar bile, sonuçta, bizim evvelki/eski dedelerimizin Türk soyadlarını unutturduyorlar, kitaplarda yazmıyorlar ve öylelikle, Türklerin “dostlarının” tam istediklerini yapıyorlar, Türklerin eski tarihlerini siliyorlar, Türklerin evvelki dedelerini başka soydan insanların dedeleri gibi gösteriliyor ve, elbetki, hen önemlisi, bu nedenle, bugünkü Türk soylu insanların tarihi toplakları ellerinden alınıyor, sadece terimleri/sözcükleri deyştirerek, tarihi gerçek olayları da, yazdıkları kitaplarda deyştiriyorlar. Bu nedenle, çok önemli dikkatli olalım da evvelki/eski terimlerin deyştirilmelerine izin vermeyelim, bu görev de gerçek bilim insanlarına düşer.

Hiç unutmamalıyız ki, çağdaş zamanda tarihi ve kültürel savaşlar gidiyorlar, bunlar da hen güçlü ve acımasız savaşlardır, çünkü kitaplarda gelecek kuşak boylarımıza, evlatlarımıza/torunlarımıza, nesillere tarihi olaylar yazılı kalaceklar – o yazılardan da kendi dedelerinden kalma varlıklarını bilecekler, hak ettiği etnik topraklarında yaşamalarını devam ettirebilecekler.

Yaptığım temel/fundamental bilimsel araştırmalarımın  sonuçları ve evvelki Tarihi olaylar, gösterdiler ki, bugünkü Gagauz Türklerinin dedeleri – Gökoğuz Türkleri veya İskitler, Balkanlar’da, Anadolu’da ve tüm Güneydoğu Avrupa’da, Hun İmparatorluğu döneminden önce, Hunlardan önce, o tarihi bölgelerde, M.Ö. 3000 (üç bin) - 2500 (iki bin) yıl ve daha evvel yerleşiyorlar ve orada onlar yerli/avtohton insanlar.

Herodot, üçüncü “Tarihi” kitabında yazdığı “Ak” nehri ile ilgili anlatmasını, ona ozamanlar, Kara Denizin dolayında/etrafında yaşayan Gökoğuz Türkleti veya İskit Türkleri, bugünkü  Gagauz Türklerinin dedeleri (Gökoğuzlar) anlatmışlar. Orada daha bir önemli detay var, Herodot Kara Deniz’in dolayanında/etrafında yaşayan “İskitlerin” veya Gökoğuzların dillerini anlamadığı için, ona tercüme etmişler neleri ona anlatmış Gökoğuzlar veya İskitler. Bu olay da gösteriyor ki, Herodot’la yazıya geçirilmiş – “İskitler”, soy olarak Yunan de deyilmişler, çünkü onlar Yunan olaydılar, ozaman Herodot konuşmalarını anlayaceydı ve tercümeye ihtiyaç kalmayaceydı, Herodot Yunan dilini biliyordu.

Sonuçlandırarak deyebiliriz ki, Herodot’a bugünkü Gagauzların dedeleri – Gökoğuz Türkleri M.Ö. VII-IV. yüzyıllarda, daha evvelki/eski zamanlarda (I-inci kavimler göçleri zamanında M.Ö. 3000-2500 yıllarda), açan Türkler yörüyerek Doğu’dan (Orta Asya’dan) – Batı’ya (Avrupa’ya) göç etmişler),  onların yaşadıklarının, gerçek olmuş tarihi olayları  anlatmışlar ve bu tarihi olayın paralelliklerini bugünkü Gagauz/Gökoğuz Türklerinin kürtür miraslarında – “Üç altın alma” destanında görüyoruz; bu bilimsel açıklamayı yaptığımdan sonra, oldu kolayı Gagauz Türklerinin (ve deyil sadece Gagauz Türklerinin, ama tüm Türk boylarının, Türk soylu insanlarının) M.Ö. tarihi olaylarını görebilmeğe veya çözebilmeğe.

3.3. Bilimsel araştırmalarımız gösterdiler ki, Osmanlı Devleti Döneminde, Üzi veya Özi Eyaleti çok geniş coğrafyadaki toprakları, Balkanlar’dan Kafkas’a kadar, kendi sınırları içerisine kaplamış.

Burada özellikle belirtmeliyiz ki, Gagauz destanında/masalında Balkanlar’dakı “Uz-veliyatı” unsuru, Gökoğuz’ların/İskit’lerin (veya Skif/lerin) – Gagauz/Gökoğuz Türklerinin devletinin,  Skifya’nın/İskit Devletinin son dönemlerinden kalma unsurlardır ve bulunduğu yerlerini – Küçük Skifya’yı (Küçük İskit Devletini) gösteriyor. Büyük Gökoğuz Türklerinin (veya İskit Türklerinin) devletinin toprakları yavaş-yavaş koparıldıktan sonra, Küçük Skifya kalıyor. Büyük Skifya’nın / İskit Devletinin / Gökoğuz Türklerinin Devletinin sınırları çok daha genişti (Radova-Karanastas, 2013, ss. 210-230).

3.4. Özi/Üzi Eyaletin merkezi 1700-1730 yıllarında şimdiki Ukrayna’nın Oçakov şehrinde  veya onun yanında bulunuyordu ve administrativ olarak, Balkan toprakları de ona bağlıydı – Gagauzların yaşıdığı tarihsel topraklar – Makedonya, Trakya, Dobruca, Bucak, Orta Volga, Özi kırlarını vs. Özi/Üzi Eyaletin sınırları içerisine kaplıyordu.

Gagauz – Gökoğuz Türklerinin/İskit Türklerinin devletiyle, Gagauzların hıristiyan diniyle, Özi/Uzi Eyaleti ve diğer konularla ilgili soruları daha detayli “Bolgarı i Gagauzı Yuga-Vostoçnoy Evropı: obsçiye etnoistoriçeskiye realii i sovremennosti” (“Güneydoğu Avrupa Bulgarları ve Gagauzları: genel (müşterek) gerçek etnik tarihi olaylaı ve  çağadaş zaman”) makalemde okuyabilirsiniz (Radova-Karanastas 2013: 210-230).

3.5. Gagauz Türkleri bir etnos/halk olarak, Günydoğu Avrupa’da oluştuğunu ve onların dedelerinin Gökoğuz Türklerinin veya İskt Türklerinin Türklerinin bu bölgede M.Ö. 2500-3000 yıllardan evvel yaşıdıklarını, burada yerli/avtohton insanları olduklarını bilimsel araştırmalarımın sonuçları gösterdiler (Karanastas-Radova 2016; Radova 2018a).

Gagauz - Gökoğuz Turklerinin folklorunda, çağdaş zamana kadar evvelki/eski devlet unsurları korunulmuş. O unsurları Gagauzların “Üç altın alma”, “Dengi Boz”, “Dev adamı”, “Köroglo” masallarında ve/veya destanlarında görebiliriz. Gagauzların destanlarında anlatılan tarihi olaylarının paralelliklerini ve coğrafya yerlerini Akademik, Dr. Olga Radova (Karanastas) bilimsel temel çalışmasının sonuçunda açıkladı (Radova-Karanastas 2009: 350-354). Gerodot’un, Mason’un, Bartold’un ve diyer bilim adamların yazılarından da görüyoruz, M.Ö. VII-IV asırlara o tarihi olayların izlerini ve onlar bizi daha da evvelki zamanlara götürüyor. O elemetlerin/unsarların bir kısmı “Yörükler”, “Akkoyunlular”, “Karakoyunlular”, “Sarıkeçililer”, “Karakeçililer”, “Gökoğuzlar veya İskitler”, “Ak” dereye/nehrine - yunanca “Aχ’ης” demişler. Bilimsel araştırmalarım gösterdiler ki, V.V.Bartold’un yazılarında “Ak” nehir ve Herodot’un yazılarında “Aχ’ης” adlı nehir - o ayni  nehir ve bilimsel araştırmalar gösterdiler ki, o nehrin bizim günümüzede adı “Tencen”. Bu  tarihi olaylar Ahemenid zamanında “Tencen” nehrinde olmuşlar. “Tencen” nehri günümüzdeki Azerbaycan Cumhuriyeti’nin sınırları içerisinde bulunuyor.

3.6. Akkoyunlu ve Karakoyunlu Yörük Türkleri ve Gökoğuz Türkleri hepsi onlar ayni Türk Milleti, ayni soylardan geliyorlar, evvelki/eski tarihi zamanlarda, Anadolu’da, Balkanlar’da, Güneydoğu Avrupa’da vs., M.Ö. yerleşmiş olduklarını temel bilimsel araştırmalarımın sonuşları gösterdiler; onların herkezin kendi yaylaları var idi ve o yaylaların sınırları içerisinde hayvanları, koyunları ve keçileri, büyük baş hayvanları de güderlerdi. O dönemde, M.Ö. VII-IV. yüzyıllarda ve daha evvel (M.Ö. 3000-2000 yy.), koyun ve keçi sürülerin renkleri ve o sürülerin sahiblerine ait yaylalar, nerede o hayvanlar otluyordular, evvelki zamanlarda, Türklerin çok eski zamandaki antik devlet unsurlarını (yaylaların toprak alanları ve sınırları) gösteriyor.

3.7. Temel bilimsel araştırmalarımın sonuçları gösterdiler ki, Gagauz – Gökoğuz Türklerinin koyun sürüleri ak (beyaz) rengindeydiler ve asırdan asıra, bugün de, bu gelenek, hep öyle devam ediyor. Gagauz Türklerinin koyun sürülerinin renkleri hep “ak” (“beyaz”), demek bu unsurlar/elementler de gösteriyor ki, bugünkü Gagauz – Gökoğuz Türklerinin eski/çok evvelki dedeleri - Akkoyunlu “Yörük” Gökoğuz/Oğuz Türkleri. Ve Karakoyunlu “Yörük” Gökoğuz/Oğuz Türkleri de onların akrabaları ve onlar zoor zamanlarda biri birilerine yardım ettiklerini ve susuzluktan, duşmandan birbirilerini koğruduklarını, kurtardıklarını gösteriyor.

4. Sonuç

Bugünkü Gagauz Türkleri – Gökoğuz Türklerinin veya İskit Türklerinin torunları, Balkanlar’da ve tüm Güneydoğu Avrupa’da Hun Türklerinden de, Selcuk Türklerinden de, Osmanlı Türklerinden de evvel, M.Ö. 3000 (üç bin) - 2000 (iki bin) yıllarda ve daha eski zamanlarda bu tarihi topraklarda yerleşiyorlar.

Eski/evvelki zamanlarda koyun ve keçi sürülerinin renkleri, o eski dönemindeki, M.Ö. itibaren, antik unsurlar, devlet sınırlarını da gösteriyorlar. Gagauz Türklerinin antik devlet unsurları akkoyunlular (ak koyun sürüleri ve onların bulunduğu yerler), büünkü günde de Gagauz Türklerin koyun sürüleri akkoyunlu yani sürülerinde beyaz koyun tutuyorlar, ama, örneği, komşu Moldovanlar geleneksel sürülerinde kara koyun tutuyorlar – bunlar da çok önemli o eski/evvelki zamanlardan kalma unsurlar, angılar gene de güçlendiriyorlar yazdığım bilimsel açıklamalarımın sonuçlarını.

Azerbaycan Türklerinin, Türkiye’de ve Balkan, tüm Güneydoğu Avrupa Türklerinin - Yörük Türklerinin, Gagauz Türklerinin ve diğer Türk soylu insanların (burayı Çıtaklar da giriyorlar) etnik/soy köklerin büyük bir kısmı Gökoğuz/(ve)Oğuz Türk boylarından veya İskit Türk boylarından geliyorlar, o üzere hem dil, hem kültür mirası unsurları çok birbirilerine yakın. Bu yakınlık dilde, folklorda – ata sözlerinde, manilerde, masallarda, destanlarda, türkülerde, çocuk oyunlarında, halk yemeklerinde, halk giğimlerinde, halk müzik enstrumentlerinde görüyoruz ve mentalitetlerinde hissetiyoruz.

Bugünkü Gagauz Türklerinin, Kafkas Türklerinin, Anadolu Türklerinin, Balkan ve tüm Güneydoğu Avrupa Türklerinin dillerinde, foklorunda, adetlerinde, giyimlerinde, çocuk oyunlarında, yemeklerinde ortak kültürel izlerini görüyoruz.

Gagauz/Gökoğuz Türklerinin destanlarından gözüküyor ki, evvelki/eski zamanlarda Balkanlar’dan – Kafkas’a kadar insanlarda,  hem devlet olarak, hem de kültürel olarak, bağalantılar var idi. Gagauzların kültürel bağlantıları tarihten bugün kadar Anadolu, Balkan, tüm Güneydoğu Avrupa, Kafkas Türkleri ile devam ediyor.

5. Kaynaklar

Бартольд В.В. (1967). Сочинения. Т.IX. Изд. «Наука», Москва, 1977, стр.251-252; Масон В.Н. Ещё раз о Геродотовой реке Акес // Эллинский Ближний Восток, Византия и Иран. История и филология. Сборник в честь семидесятилетия члена-корреспондента Академии наук СССР Н.В.Пигулевской, Москва, с.172.

Büyük Türkçe-Rusça sözlük (1977). Akademiya Nauk SSSR. İnstitut Vostokovedeniya, İzdatelstvo “Russkiy yazık”. Moskva, s. 34.

Eyüp Akman. Azerbaycan manilerinde/baytılarında meyve.   S. 206-209.

turkoloji.cu.edu.tr/.../eyup_akman_azerbaycan_manilerinde...(01.07.2019 tarihte kaynak bakılkı).

Kâşgarlı Mahmud (2020). Dîvânu Lugâtit-Türk. Yayına hazırlayanlar: Ahmet B. Ercilasun – Ziya Akkoyunlu. Ankara, s.12-13.

Каранастас-Радова О.К. (2001). Гагаузы в составе задунайских переселенцев и их поселения в Буджаке (конец XVIII – первая четверть XIX вв.). Изд. в типографии Комратского госуниверситета Республики Молдова, Кишинев-Комрат, 133 с.

Karanastas-Radova Olga. (2016). Güneydoğu Avrupa Gagauzların etnik tarihi ve kültür mirasi: T.C.Osamanlı Arşivi ve Topkapı Sarayı Müzesi Arşivin kaynaklarına göre XVI-XVIII.  yüzyıllarda Gagauzların yerleştiği yerler - Üzi (Özi) Eyalet'in, Akkerman mülhakatında, Yeniköy karyesi // V. International Turkic Art, History and Folklore Congress / Art Actıvities  “In Honour of Prof. Dr. Yusuf Küçükdağ”. Komrat, s. 117-125.

Масон В.Н. (1967). Ещё раз о Геродотовой реке Акес // Эллинский Ближний Восток, Византия и Иран. История и филология. Сборник в честь семидесятилетия члена-корреспондента Академии наук СССР Н.В.Пигулевской, Москва, с. 172,175.

Monitorul official al. (1995). R. Moldova, ianuarie.

Мошков В.А. (1904). Наречия Бессарабских гагаузов. Санкт-Петербург, Т. X. Cерия «Образцы народной литературы тюркских племен», изданная В.В.Радловым.

Radova (Karanastas) O.K. (2006). Gagauz Türklerinin folklorunda evelki zamanlardan kalma devlet elementleri (unsurları) ve Herodot’un yazılarında onların paralel izlerinin görüntüleri”, Vesti Gagauzii, No: 89-90 (7284-7285), 27 Haziran, s. 6-7 (Makalenin orijinalı Rusça yzılı).

Радова О.К. (1998). Этническая идентификация задунайских переселенцев и расселение гагаузов в Буджаке (конец XVIII – начало XIX вв.) // Журнал «Штиинца», Кишинев, с.22;

Radova (Karanastas) O.K.  (2004). Üç altın alma.// Dergi “Sabaa yıldızı”, № 27.

Радова О.К. (2006). Этническая идентификация задунайских переселенцев и расселение гагаузов в Буджаке (конец XVIII – начало XIX вв.) // Этнографические исследования в Республике Молдова. Кишинев, с.269-288.

Радова (Каранастас) О.К. (2006). Элементы культуры эпохи эллинизма в гагаузском фольклоре, их исторические и географические реалии // Газета «Вести Гагаузии», №89-90 (7284-7285) от 27 июня. Впервые с этой темой О.К.Радова (Каранастас) - автор данных строк, выступила на Конференции в Комратском Государственном Университете, позже, 29 октября 2005 года в Международной научной Конференции, в Академии Наук Молдовы; общая тема Конференции звучала - «Эпоха эллинизма: современность и актуальность».

Радова (Каранастас) О.К. (2012). Этническая история гагаузов  Юго-Восточной Европы, их право на культурное наследие и геополитика // Беларусь и Россия в современном контексте: проблемы государственного управления процессом модернизации. Материалы Международной научной конференции, г. Минск, 20-21 октября 2011 года // Науч. редак. Совет А.А.Лазаревич [и др.]. Нац. Ак. Наук, Институт философии. Минск: право и экономика. Минск, с. 86-97.

Радова-Каранастас О.К., Пушнеев Д. (2015). Древнетюркские компоненты в культуре и этногезе гагаузов (на примере этимологии антропонима Пушней) // II. Международная научно-практическая конференция «Актуальные проблемы лингвистики в контексте современных подходов». 17 апреля 2014 г. Комрат, c. 232-251.

Türk Dil Kurumu Yayınları (1978). Azerbaycan halk yazını örnekleri.  Derleyip düzenleyen Ehliman Ahundov. Türk çevriyazısına aktaran, “Giriş” ve “Sözlük” yazan Semin Tezcan. Ankara Üniversitesi Basımevi. Ankara, s.149-154.

Radova O.K. (1990). Kavkaz Gagauzları // “Ana sözü” gazetesi, sayı №21(58), oktyabri (ekim) ayın 20-si.

Radova (Karanastas) O.K. (2004). Üç altın alma.// Dergi “Sabaa yıldızı”, № 27.

Dr. Olga Radova (Karanastas). (2007a). Gagauz manilerin şekil açısından değerlendirilmesi // IV. Uluslararası Türk Medeniyetlerinde Sözlü Kültür Geleneği “Türk Dünyasında Maniler” Semposyumu, 6-8 Kasım 2006. Fethiye/Türkiye, s.112-115.

Olga Radova-Karanastas. (2007b). Güneydoğu Avrupa gagauzların tarihini ve kültürünü korumak – etnosun gelişmesinde bir şart temeldir // 38. ICANAS 10-15/ 09/2007/.Bildiri özetlerin Kitabi ABSTRACTS. Ankara, s. 829-830.

Radova-Karanastas O.K. (2009a). Put’ k sebe: aspektı istorii, kul’turı, demografii, etnogeneza gagauzov. Vtoroye dopolnennoye izdaniye. Sbornik nauçnıh statey O.K.Radovoy (Karanastas). İzd. Centrul Editorial-Poligrafic al USM. 2009, Kişinev, s.231-333.

Радова-Каранастас О.К. (2009b) Элементы эпохи эллинизма в гагаузском фольклоре, их исторические и географические реалии // Путь к себе: Аспекты истории, культуры, демографии, этнографии, этногенеза гагаузов. Второе дополненное издание. Kişinev, 2009, стр. 350-354.

Радова-Каранастас О.К. (2013) Болгары и гагаузы Юго-Восточной Европы: общие этноисторические реалии и современность // Материалы VII Конвента РАМИ «Международная коммуникация: современная теория и практика». 28-29 сентября 2012 г. МГИМО-Университет. Издательство «МГИМО-Университет». Москва, с. 210-230.

Dr. Olga Radova-Karanastas. (2012). Osmanlı-Rusya-Moldavya Davranışları çerçevesi içerisinde Güney-Doğu Avrupa Gagauzların Etnik Tarihi // Dergi “Turan”. Stratejik Araştırmalar Merkezi: Yıl: 2012 – Yaz. Cilt: 4, sayı: 15. Ankara. Basım Tarihi: 13 Eylül, s. 142-149.

Radova-Karanastas Olga. (2015). Gagauz kilimnerin hem ev dokumalarının klasifikatsiyası, onnarın ornamentlerindä istoriyä aspektları hem Gagauzların ruh yaratmalarınnan paralelleri // Gagauz korafları. Gagauziya M.V.Maruneviç adına Bilim-Araştırma Merkazin yayını. Komrat, s. 87-100.

Radova Olga. (2017a). Gagauzların kilim ve dokumalarında eski Türklerin tarihi kültür izleri // IX. Uluslararasi Türk Sanatı, Tarihi ve Folkloru Kongresi/Sanat Etkinlikleri, 28-29 Eylül (September), Bayındır, s. 23-34.

Radova (Karanastas) Olga. (2017b). Gagauz Türklerinin folklorunda evelki zamanlardan kalma devlet elementleri ve Herodot’un yazılarında onların paralel izlerinin görüntüleri // VIII. Uluslararasi Türk Sanatı, Tarihi ve Folkloru Kongresi/Sanat Etkinlikleri, 04-06 Mayıs (May), Konya, s. 299-310.

Doç. Dr. Olga Radova. (2018a). 25’ci yılında Moldova - Türkiye bilimsel ilişkileri ve T.C. Osmanlı Arşiv belgelerinde XVI-XVII. yüzyıllarda Gagauz Türklerinin yerleşim yerleri// 1. Uluslararası devleti olmayan Türk toplulukları Bilgi Şöleni “Gagauz dili, tarihi, edebiyati, coğrafyasi ve inanç sistemi”, 15. 02. 2018 / Uludağ Üniversitesi. Bursa, s. 243-260.

Doç. Dr. Olga Radova. (2018b). T.C. Başbakanlık Osmanlı Arşivi ve diyer belgelere göre Balkan Yarımada göçmenlerin ve yerli Bucak Gagauzların etnik tarihi ve kültür mirası (M.Ö. VII-VI. yıllarda – XXI. asırda) // 1. Uluslararası devleti olmayan Türk toplulukları BilgiŞöleni “Gagauz dili, tarihi, edebiyati, coğrafyasi ve inanç sistemi”, 15. 02.2018 / Uludağ Üniversitesi. Bursa, s. 213-242.

Radova Olga. (2018c). Gagauz Türklerinin tarihi ile kültür mirasları  Balkan Yarımadası’nda, Bucak’ta ve diğer yerlerde // III. Uluslararası TESAM Sosyal Bilimler Kongresi (Marmara Üniversitesi - TESAM) “Yerelden küresele: Türkiye – Türk Dünyası ilişkilerinin dünü, bugünü ve yarını”, 11-13 Ekim İstanbul, s. 393-420.

Şamil Kucur. (2018). Türkiye Türkleri ve Gagauz Türklerinde yaşayan ortak kültürel izler // 1. Uluslararası devleti olmayan Türk toplulukları Bilgi Şöleni “Gagauz dili, tarihi, edebiyati, coğrafyasi ve inanç sistemi”, 15. 02. 2018 / Uludağ Üniversitesi. Bursa, s. 289-298.

* Akademik, Dr. Olga RADOVA (KARANASTAS) kimdir – tarin bilimleri doktoru, etnolog, türkolog, Gagauz Türklerinin şairi, yazar, tercuman, gazeteci, televizyoncu; Moldova Bilimler Akademisi’nin Bilimsel Araştırma Enstitütleri’nde bilimsel araştırmacısı ve uzmanı (1989-2010 yy.), Gagauziya M.V.Maruneviç adına Bilim-Araştırma Merkezi’nde önderci bilimsel uzmanı (2012-2016 yy.), İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü M.Öğretim Görevlisi (2016-2022 yy.), İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi M.Öğretim Üyesi (2023 yılından itibaren ve bugün de), Türkiye Arşivciler Derneği’nin Onur Üyesi (İstanbul, 2007 yılından itibaren), Bulgaristan Bilimler ve Sanat Akademisi’nin Asil Akademik Üyesi, 2015 yılında seçildi ve Akademik (Çlen-Korr.) Ünvanı verildi (Bulgaristan/Sofiya), Gagauziya Yazarlar Birliği’nin Üyesi (Gagauziya (Gagauz Yeri/Komrat), Avrasya Yazarlar Birliği’nin Üyesi (Türkiye/Ankara), Moldova A.S.Puşkin adına Yazarlar Birliği’nin Üyesi (Moldova/Kişinev)

 

[1] Akademik, Dr. Olga RADOVA (KARANASTAS), “Gagauz – Gökoğuz Türkleri ile Kafkas Türkleri arasında, tarihten bugüne folklorik ilişkiler”, 11-12 Temmuz 2019 Tarihlerde “Kafkasya’da İslam Tarihi ve Medeniyatı” Uluslararası Kongres’te (Bakü / Azerbaycan) ve  “Güneydoğu Avrupa’daki Gagauz/Gökoğuz Türkleri ile Anadolu,  Kafkas vs. Türklerin tarihten bugüne kültürel ilişkiler” konulu bildirisini 19. Uluslararası Türk Dünyası Sosyal Bilimler Kongresi’nde (konuşması onlayin yoluyla oldu,  27-29 Eylül 2021/ Bakü / Azerbaycan)  ve 6-8 Mayıs 2022 tarihinde Uluslararası Antalya Yörük ve Türklük Araştırmaları Bilim ve Sanat Kurultayında; ve 4-5 Mayıs 2023 tarihinde “Balkanlar’da ve tüm Güneydoğu Avrupa’da Hun öncesi Türkler ve bugünkü Gagauzlar – Gökoğuz Türklerin torunları”, Uluslararası İstanbul Üniversitesi ve TÜRKSOY tarafindan organize edildiği Kongreste, bildirileri sunulmuştur; sunduğu bildirilerinde, bu konuyla ilgili, herbir bildirisinde, önceki yazılarını temel alarak ve fundamental/temel yeni bilimsel araştırmalarının sönuçlarını ekleyerek, herbir bildirisinin kendi özelliği oluşmuştur ve bilimsel dünyaya yeni bilgiler koymuştur.

[2] Bağımsız Gagauz Cumhuriyeti, de-fakto, 1995 yılının ortasına kadar ayakta durdu, belgeleri  Yeni Hükümet’e – Moldova Cumhuriyeti sınırları içerisinde kurulan Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi’nin Hükümetine belgeleri verinceye kadar. Gagauziya (Gagauz Yeri) Özerk Bölgesi, Bağımsız Gagauz Cumhuriyeti’nin yerine kuruldu.

[3] Zmey (Gagauz Türk.) – Ajder (Türkiye Türk.).

[4]  “Türkmen” demek, Türk soylu insanlar, ben/men Türküm demek.

[5] Buttibi (Gagauz Türkçesi). – Yakobı (Rusça - якобы).

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Ahmet güzel 2024-01-06 11:49:05

Kapsamlı bir çalışma çok teşekkür ediyorum sayın Olga hocam