Balaban, “Erdoğan, barış sürecinin buzdolabında olduğunu söylemişti. Cizre’de ölen 10 yaşındaki Cemile Cizir Çagırga’nın ailesi, çocuğunun cesedini buzdolabında bekletti. Çözüm süreci bu mudur? Öte yandan ey HDP! Barış ve demokrasi adı altında birleşmiştiniz. Barış getireceğinize halka barut kokusu verdiniz. Anaların gözyaşları akmasın. Gencecik fidan gibi gençlerimizin kanları dökülmesin. Artık yeter! Barut kokusu değil, gül kokusu verin” diye konuştu.

Bölgedeki insanların kan ağladığını aktaran Balaban, “Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bir haftaya yakın  7 mahalle yasak bölge ilan edildi. Acaba biz Suriye’de mi yaşıyoruz, Türkiye’de mi yaşıyoruz? Vatandaşlar, kendi evine giderken kimlik kontrolünden geçiyor. Biz kendi ülkemizde mi yaşıyoruz, başka bir ülkede mi? İnsanlar kendi evlerine gidemiyor, gitse de geceleri korkudan uyuyamıyor. Çocuklarımızın psikolojisi bozuluyor. Sur’da kalp rahatsızlığı olan bir insanımız, dışarıya hava almaya çıktığında biber gazından etkilenerek hayatını kaybetmiştir. Bunun gibi nice insanlarımız mağdur olmuştur. Diyarbakır’ın merkez ilçeleri Bağlar, Yenişehir, Lice, Silvan, Kulp, Cizre, Batman, Mardin, Şırnak, Hakkari buralarda yasak bölgeler ilan edilmiş, insanlar eve erzak götüremedi, dışarıya çıkamadı, çocuklarını doyuramadı. Ambulanslar yaralananlara ulaşamadı bile. Bunun sorumluları AKP ve HDP’dir. Sırf bunların seçim davalarına halk çile çekmektedir” dedi.

13 yıldır iktidarda olan AKP’nin sorunları çözemediğini aktaran Balaban, “Bu zamana kadar Doğu ve Güneydoğu’nun sorunlarını çözemediniz, bu saatten sonra 400 vekil masallarıyla bu sorunu çözeceğiz vaadinde bulunmanız halk nezdinde güvensizlik oluşturmuştur. Halkın siyasetçilere güveni kalmamıştır. Türkiye’ye ve Ortadoğu’ya çare bir kişidir. O da, Merkez Parti Genel Başkanı Prof. Dr. Abdurrahim Karslı’dır. Ekonomi, hukuk, ahlak, politika, sosyoloji alanlarında ehildir. Ve halkın yaralarını saracak vizyona sahip bir insandır. Kan ağlayan milletin umududur” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de yaşayan bütün Kürtlere seslenen Balaban, yaşanan olumsuzluklara rağmen kardeşliğin bozulamayacağını, provokasyonlara gelmemek gerekiğini kaydetti. Balaban, “Polis, asker bizim kardeşimizdir, evlatlarımızdır. Akan kan bir damardan akıyor. Dağda olan gençlerimize de sesleniyorum. Gençliğinizi bazılarının rant ve çıkarlarına kullandırtmayınız. Gelin el ele verelim, insanca, kardeşçe yaşayalım. Güzelce yaşamak varken, bu kaosun kimseye faydası olmaz” diye konuştu.