SOSYAL ELEŞTİRİ

“Eleştiriye dayanamıyor,beni kıskanıyor.”

“Dr.Henry Cloud ve John Townsend”

Ne kadar yargılarsak , o kadar yargılanırız.Başkalarının sınırlarını yargıladığımızda ,kendi sınırlarımız da aynı şekilde yargılanmaya tabi olur.Biz kınarsak,kınanmaya da hazır oluruz.Başkalarının sana yapmalarını istediğin şeyi sen onlara yap.Saygı göster saygı talep et.İçimizde ki iyi insanı kaybetmemize sebep olan düşünceler ne?İnsan fiziksel kötülüklerle kötü değildir sadece,fikirler de zamanla insanı kötü yapabilir.”Biz aynı zamanda katılaşan bir sıvı,fakirleşen bir hazine,yazılan bir tarih,kendini yenileyen bir şahsiyetiz.”Neden sürekli ileri bir tarihte geri de yaşama halleri? Mahalle dedikodularının yerini sosyal medya yorumları alıp gidiyor,mahallede belli bir yaşa gelmiş insanlardı  dedikodu üretenler,şimdi ise genci yaşlısı evlisi bekarı .Sosyal Medya da olduğunda bu eleştiri başlığı altında normalleştirilmeye çalışılıyor,medya insanlarına can alıcı yorumlar yapmak,hakaret etmek ,bilinçli bilinçsiz kaynaksız iddialarla ağır ithamlarda bulunmak eleştiri oldu.Kendi özel hayatında kimsenin yüzüne söyleyemeyeceği,içindekileri dökemediği ne varsa en ağır şekilde yorum yapmayı kendine hak görenler,gün be gün artarken açıklamasını ‘o zaman kapasın profilini,eleştiriye gelemiyorlarsa ‘diyerek  içini rahatlatma çabasında.Amaç ne peki?Ünlü veya ünsüz neden bu kadar öfke patlaması?Eleştiri başlığı altında insanlar gittikçe kötüleşmeye başlıyor,çünkü gerçekçilikten uzaklaşıldı,çünkü sosyal medya da elinin uzanamadığı,gözünün görmediği hayatında olmayan herkese saldırı niteliğinde ki eleştiriler normal hâle geldi,sosyal medya insanların kötü enerjilerini akıttığı bir mecra haline dönüştü.Kitabını paylaşan bir arkadaşına,kitabı önerip önermediğini sor mesela,beğendiyse ertesi gün git al oku ve sen de paylaş,gittiği bir mekanı fotoğraflayan arkadaşına sor mekan hakkında bilgi al,tavsiye al.Sosyal medyayı katıcı bir hâle sokmakta,alıcı bir hâle sokmakta seçimlerin arasında.Birey olmak,tabi olmadan,ezmeden ezilmeden anlamsızlaştı.İnsanlar artık cümle kuramaz kendini anlatamaz hâle gelmişken,klâvye başında esrarengiz bir şekilde döktürür oldu.Şiddet,öfke,tehditkâr cümleler eleştiri olmaya başladı.Gün geçtikçe de kalpler iyi bir insan olma bütünlüğünü yok etmeye başladı.Peki neden bu kadar öfke?

Sosyal medya da yaptığı yemekleri paylaşan,yediğini içtiğini paylaşan insanlara neden ayıp muameleleri.Neden ayıp?Yemek yapmış saatlerce,süslemiş emek vermiş ve sevdikleriyle bu anı paylaşmış.Burada ‘Ellerine sağlık,harika görünüyor ‘demek varken neden ayıplama?Roma da yenen bir dondurmayı çekmek kadar şahane bir görüntü olamaz değil mi?İştah açıcı,can çektirici o zaman bir kadının evinde yapmış olduğu tatlıyı paylaşması kadar da güzel bir görüntü olamaz.’hımmm afiyet olsun,harika görünüyor’de ve geç neden eleştiri?Televizyon karşısındasın maksimum reklam aralığı 5 ile 15 dakika ve bunun yarısı reklam değil mi,ne reklamı iştah açıcı reklamlar,toplu taşıma araçlarında reklamlar,toplu taşıma duraklarında reklamlar sürekli bir iştah açma reklamları fakat eleştiremezsin döngü bu çünkü,reklamın amacı budur,hayatımızın her köşesinde gıda reklamları varken,hâlâ çevremizde ki insanların neden paylaşımlarından rahatsız olur hâle geldik?Profilinde o yiyecekleri alamayacak yiyemeyecek insan tanıyorsan peki neden paylaşır,demekki arkadaşlarını eşini dostunu tanıyor ki hassas bir şekilde bunu yapabiliyor,şahsen eğer profilimde paylaşımlarımdan üzülecek birinin olduğunu bilsem yemem yediririm,içmem içiririm.O zaman bura da konu arkadaşlarınızı gelişi güzel seçiyor onu tanımıyor ve listenize dahil ediyorsunuza çıkar.Bir mekanda Cupcake paylaşımıyla,sokakta midye paylaşımı yiyen aynı keyifte,sevdi beğendi ve paylaştı.Kimi yaptığı emeğini,kimi çok beğenerek aldığı ayakkabısını,kimi arabasını kimi gittiği tatilini,kimi suyunu insanları sosyal medya da paylaşımlarıyla eleştirmek,bu yapılanları eleştirmek başlı başına fikir arayışı sunmaktır.İyimser olup güzel şeyler düşünmek zor mu peki?Kimi ayda yılda bir paylaşım yapar kimi her gün ,enerjisine,ruh haline vaktine zamanına bağlı olarak yapılan şeyleri isimlendirmek sizin dolu bir şişeye vurup boş bir ses çıkarmasını beklemek gibidir.Yorumlama çabası nedendir.Sosyal medya insanları bu kadar mı birbirinden uzaklaştırdı,bir oyun alanı olarak görün ki hayatınızın odak noktası,olmazsa olmazı olarak yer edinmesin.Sevdiklerinizle o an ki ruh halinizi paylaşıyor ve bu rahatsız ediyorsa oyun alanınızdan çıkarın gitsin,kötü enerjili insanlar etkilerini çok çabuk faliyete geçirir ve bunu size yansıtırlar.Düşünme alışkanlıklarımızı değiştirmeden kendimizin ve çevremizin ihyasına teşebbüs edemeyiz.İnsan mekan içinde olduğu gibi zaman içinde de kısıtlanmış düşüncelerinin sınırlarını aşabilir.Sosyal medyanızı bir oyun alanı olarak gördüğünüz de artık eleştirilerle  değil eğlenirken bulursunuz kendinizi.Sosyal projelerde alkışlayın,ses olun ama oyun alanınızı siz yönlendirin birileri ne der diyerek değil,senin profilin ve sen bu profilde ne yapacağına ,ne yapmayacağına  SEN olarak karar verirsin.İyilik iyiliği doğurur,iyi fikirler iyi fikirleri doğurur kötü düşünüp de kötü fikirleri yaygınlaştırmayın ,yeterince kötülüklere sığdırılmaya çalışılan bu programlarda değişime uğramayın.Sosyal medya iletişim aracı gibi görünse de iletişimin kuvvetini aşağıya çeken uygulamalar olmasın,cümle kurmayı unutturmasın,başkaları için değil kendi keyfine göre yönlendirilsin.

Almasın benlikten! Versin katsın geriye değil ileriye götürsün.