Türkiye’de Koronavirüs Salgını araştırması
NG Araştırma şirketi, Türkiye'nin koronavirüsle ilgili en önemli kamoyu araştırmalarından birini tamamladı. Kamuoyu ile paylaşılan araştırma sonuçları, konuyla ilginen uzmanlar için önemli veriler ortaya koyuyor. NG Araştırma Şirketi'nden konuyla gili olarak yapılan açıklamada şu bilgiler verildi;Türkiye’de Sağlık Bakanı’nın ilk koronavirüs vakasını açıkladığı 10 Mart 2020 gününün sabahında NG Araştırma olarak ülke genelinde koronavirüs ile ilgili ilk araştırmamızı başlatmıştık. 14 Mart tarihinde tamamladığımız ilk koronavirüs araştırmamızın sonuçları önemli konuları açıklığa kavuşturmuştu.Aradan geçen bir aydan sonra, ilk günden bugüne nelerin değiştiğini ve güncel konularda Türkiye’nin nabzını tutmak için devam niteliğinde ikinci bir araştırma daha yaptık. NG Araştırma şirketi, 10-13 Nisan 2020 tarihleri arasında Türkiye genelinde ve 81 ilden, 18 yaş üzeri 2262 kişinin katılımı ile online araştırma platformumuz www.benderimki.com üzerinde koronavirüs araştırmasını gerçekleştirdi.Geçen bu bir aylık sürede, insanların koronavirüs ile ilgili düşünceleri, ve hayat tarzı ne kadar değiştiği, gelecek hakkındaki beklentilerinin neler olduğu ortaya çıkarıldı.
Koronavirüse yakalanmaktan korkuyor muyuz?
Dünya genelinde ve ülkemizde günlük olarak salgınla ilgili rakamlar açıklanmaya devam ediyor. Rakamların sürekli artışta olması salgının ciddiyetini halen koruduğunu gösteriyor. Peki bu süreçte biz Türkiye’de nasıl hissediyoruz? Koronavirüse yakalanmaktan korkuyor muyuz?Araştırmamıza katılan her 5 kişiden 4’ü koronavirüse yakalanmaktan korktuğunu belirtti.
Koronavirüs hakkında ne kadar bilgiliyiz?
Türkiye’de ilk koronavirüs vakası açıklandıktan sonra geçen bir aylık sürede, televizyonlardan sosyal medya sitelerine, gazetelerden radyolara birçok farklı mecrada uzman ve yetkililer açıklamalar yaptılar, salgın hakkında halkı bilgilendirmeye devam ettiler. Bu süre içinde ülkemizdeki koronavirüs farkındalığı ne kadar değişti?Yaptığımız araştırmaların sonuçlarına göre ülkemizdeki koronavirüs vakalarının ilk bir ayında yeterli bilgiye sahibim diyenlerin oranı yüzde 64’den yüzde 76’ya yükseldi. Bunun doğal sonucu olarak az da olsa bilgili olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 35’ten yüzde 24’e geriledi.Tüm dünyanın yanı sıra ülkemizi de oldukça ciddi etkileyen böyle bir salgında hala 4 kişiden 1’inin az bilgi düzeyinde olması, halkı bilgilendirme çalışmalarının hız kesmeden ve her kesime farklı kanallarla ulaşmaya çalışarak devam etmesinin gerekliliğini gösteriyor.Salgının ilk 1 aylık süreci içerisinde koronavirüs belirtilerini bildiğini belirtenlerin oranı yüzde 96’dan yüzde 98’e yükseldi. Salgının ilk günlerinde her 3 kişiden yalnızca 1’i, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı belirtileri tam ve doğru olarak verilen seçenekler arasından seçebilmişti. Nisan ayındaki araştırmamızda, bir öncekinden farklı olarak seçenek göstermeden katılımcılara bildikleri koronavirüs belirtilerini yazmalarını istediğimizde karşımıza aşağıdaki sözcük bulutu
Kişisel önlemleri uyguluyor muyuz?Farkındalığın artmasıyla beraber koronavirüse karşı kişisel önlem alanların oranında da artış görüyoruz. Araştırmalarımızın sonuçlarına göre koronavirüsten korunmak için önlem alanların oranı %90’dan %96’ya çıktı. Salgın bu kadar hızla yayılırken ve ölüm sayıları hızla artarken halen önlem almayanların bulunması ise halkı bilgilendirme ve önlemleri uygulamaya teşvik etme çalışmalarının hız kesmeden devam etmesi gerektiğine işaret ediyor.Fiziksel temastan kaçınanlarda ve maske takanlarda artış gözleniyor. El yıkama halen en çok uygulanan önlem olsa da oranında bir miktar düşme olması, insanların mümkün olduğunca evden çıkmamalarından kaynaklanabilir. Hasta olduğunda evde istirahat edenlerin veya doktora gidenlerin oranında düşme olması, daha detaylı inceleme gerektiren önemli bir konu olarak ön plana çıkıyor.Alınan kişisel önlemlerdeki değişim şöyle gerçekleşti:
Mart | Nisan | |
Sürekli ellerimi yıkıyorum (su, sabun, alkol içerikli el dezenfektanı ile) | 94% | 89% |
İnsanlarla tokalaşmamaya, temas etmemeye çalışıyorum | 82% | 87% |
Bulunduğum kapalı yerleri sık sık havalandırıyorum | 75% | 82% |
Öksürürken ağız ve burnumu tek kullanımlık bir mendille kapatıyorum | 65% | 66% |
Bağışıklık sistemimi güçlendirecek önlemler alıyorum | 63% | 65% |
Soğuk algınlığı veya grip hastası kişilerden 1 metre uzakta duruyorum | 57% | 57% |
Hasta olduğumda evde istirahat ediyorum | 40% | 32% |
Öksürük, ateş ve nefes darlığı şikayetim olduğunda doktora gidiyorum | 34% | 23% |
Hasta olduğumda maske takıyorum | 28% | 39% |
Hayvansal ürünler tüketmeden önce iyice pişiriyorum | 27% | 28% |
Koronavirüs ne zaman kontrol altına alınabilir?
Koronavirüsün çok kısa sürede 81 ilimizde de görüldüğü resmi olarak açıklandıktan sonra, salgının ne kadar hızlı bir yayılma seyri gösterdiği bir kez daha anlaşıldı. Araştırmaya katılanlar arasında genel beklenti bu salgının 2 aydan önce kontrol altına alınamayacağı yönünde.
Koronavirüs ülkemiz için bir tehdit mi?
Koronavirüs dünyada yayılmaya devam ederken, salgının ülkemiz üzerindeki etkisi gerek sosyal, gerekse ekonomik olarak tüm kesimlerce hissedilmeye başlandı. Araştırmaya katılanların yüzde 92’si koronavirüsün ülkemiz için bir tehdit olduğunu düşünüyor. Katılımcıların yüzde 4’ü tehdit oluşturmadığını düşünürken, yüzde 3’ü ise fikri olmadığını belirtti.Ülke genelinde alınan önlemlere bakış açısı nasıl?
Araştırmaya katılanların yüzde 49’u koronavirüsün yayılmasını önlemek için ülkemizde alınan önlemlerin yeterli olmadığını düşünüyor. Katılımcıların yüzde 44’ü önlemleri yeterli bulurken, fikri olmayanların oranı ise yüzde 7.Uzmanlar, herkes için test yapılamayacak olsa da çok sayıda test yapılmasının önemini vurguluyorlar. Sağlık Bakanlığı 13 Nisan’da 34.456 adet, salgının başından itibaren ise toplamda 410.556 test yapıldığını duyurdu1.Katılımcıların yüzde 50’si ülkemizde yapılan test miktarını yeterli bulmazken, yüzde 35’i ise yeterli olduğunu düşünüyor. Katılımcıların yüzde 15’i ise fikri olmadığını belirtti.Sokağa çıkma yasağı olmalı mı?
