AMSTERDAM (CİHAN)- Hollanda'ya ilk kez bundan 50 yıl önce ekmek parası kazanmak amacıyla gelen ilk Türk işçilerin fotoğrafları başkent Amsterdam'da sergileniyor.
Sergide 1964 yılında Sirkeci garından yola çıkan Türk işçilerin yatakhane, iş yerinde çektirdiği fotoğraflar yer alıyor.
İlk işçi göçünden 6 yıl sonra Hollanda'ya gelen işçilerin başlangıçta çok zor günler geçirdiğini ifade eden Ahmet Çanga, Hollanda halkının çok iyi bir misafirperverlikle kendilerine sahip çıktıklarını söyledi. Çanga, yaşadıklarını şöyle anlattı: 1970 yılında Türkiye'den Amsterdam'a gelirken, yanımda bir bavul vardı. İhtiyaç duyacağım her şey içinde idi. Pijama, tıraş fırçası, ayna, havlu, iç çamaşırı, birkaç çift çorap ve gömlek. Yeni bir başlangıç için bunlar benim için yeterli idi. İlk geldiğimizde bizi Amsterdam'da çok iyi karşıladılar.1970'li yıllar Hollanda'ya göçün çok hızlı olduğu dönemdi. Biz uçak dolusu bir grup ile geldik. Amsterdam'da Atatürk kampı denilen bir yere yerleştik. Burası gemi fabrikası NDSM firmasının bulunduğu yerdi. Gemi fabrikasında metal işçisi olarak çalışmaya başladım. Burada üç buçuk yıl çalıştım. Daha sonra bir arkadaşımızın gemide çalışırken aşağıya düşmesi ile, kendimde o korku ve heyecanı yaşadığım için buradan ayrıldım. Bu resimler ile o tarihe dönmüş olduk. Katkıları olan tarih müzesine Amsterdam Belediyesi'ne teşekkürlerimizi iletiyorum.
Hollandalı Türkler 50 yıldır Hollanda'nın bir parçası olma mücadelesi verirken, tüm zorluklara rağmen pek çok alanda kendilerinden söz ettiriyor. Hollanda Genç İşadamları Federasyonu'nun Utrecht Üniversitesi'ne yaptırdığı araştırmaya göre 18 bin Türk girişimci yılda 8 milyar euroluk ciro ile iş yerlerinde 55 bin kişiye istihdam sağlıyor. Hollanda Meclisi'nde Türk kökenli 3 milletvekili var. CİHAN
Sergide 1964 yılında Sirkeci garından yola çıkan Türk işçilerin yatakhane, iş yerinde çektirdiği fotoğraflar yer alıyor.
İlk işçi göçünden 6 yıl sonra Hollanda'ya gelen işçilerin başlangıçta çok zor günler geçirdiğini ifade eden Ahmet Çanga, Hollanda halkının çok iyi bir misafirperverlikle kendilerine sahip çıktıklarını söyledi. Çanga, yaşadıklarını şöyle anlattı: 1970 yılında Türkiye'den Amsterdam'a gelirken, yanımda bir bavul vardı. İhtiyaç duyacağım her şey içinde idi. Pijama, tıraş fırçası, ayna, havlu, iç çamaşırı, birkaç çift çorap ve gömlek. Yeni bir başlangıç için bunlar benim için yeterli idi. İlk geldiğimizde bizi Amsterdam'da çok iyi karşıladılar.1970'li yıllar Hollanda'ya göçün çok hızlı olduğu dönemdi. Biz uçak dolusu bir grup ile geldik. Amsterdam'da Atatürk kampı denilen bir yere yerleştik. Burası gemi fabrikası NDSM firmasının bulunduğu yerdi. Gemi fabrikasında metal işçisi olarak çalışmaya başladım. Burada üç buçuk yıl çalıştım. Daha sonra bir arkadaşımızın gemide çalışırken aşağıya düşmesi ile, kendimde o korku ve heyecanı yaşadığım için buradan ayrıldım. Bu resimler ile o tarihe dönmüş olduk. Katkıları olan tarih müzesine Amsterdam Belediyesi'ne teşekkürlerimizi iletiyorum.
Hollandalı Türkler 50 yıldır Hollanda'nın bir parçası olma mücadelesi verirken, tüm zorluklara rağmen pek çok alanda kendilerinden söz ettiriyor. Hollanda Genç İşadamları Federasyonu'nun Utrecht Üniversitesi'ne yaptırdığı araştırmaya göre 18 bin Türk girişimci yılda 8 milyar euroluk ciro ile iş yerlerinde 55 bin kişiye istihdam sağlıyor. Hollanda Meclisi'nde Türk kökenli 3 milletvekili var. CİHAN
