Yaşamı tehdit eden akut koşullardan, günlük yaşam ve yaşlanmaya odaklanan tüketici sayısında kayma oldu.

Sağlıklı yaşlanma için bağışıklık ve sindirim sağlığının önemi konusunda, dünyanın önde gelen fonksiyonel bileşen üreticilerinden BENEO Ruhsat İşleri ve Beslenme İletişimi Başkan Yardımcısı Anke Sentko, son dönemdeki tüketici yaklaşımlarını şöyle özetliyor.

Sağlıklı yaşlanmayı destekleyici diyetlere ne zaman ve nasıl başlanmalı?

Sağlıklı beslenme, sağlıklı yaşam ve sağlıklı yaşlanmanın birbiriyle güçlü bir şekilde ilişkili olduğu uzun zamandır bilinmektedir. Diyet, yaşamın her aşamasında metabolizmayı etkilediğinden, kişinin yaşı ne olursa olsun tüketilenlere dikkat etmek gerekir. Bununla birlikte, yaşa bağlı değişiklikler ne kadar fazla olursa, insanların daha sağlıklı seçimler yapma motivasyonu o kadar artar.

Ayrıca, giderek daha fazla hükümet, halk sağlığı harcamaları üzerindeki baskıyı hafifletmek için daha sağlıklı yaşam tarzlarını teşvik ediyor. Birleşmiş Milletler önümüzdeki on yılı Sağlıklı Yaşlanmanın On Yılı (2021-2030) olarak adlandırırken, yaşlanmayı yeniden düşünme ihtiyacı da vurgulanmaktadır. Üreticilerin daha sağlıklı yiyecek ve içecek seçenekleri oluşturmasına yardımcı olacak fonksiyonel bileşenlerin potansiyeli de büyümeye devam edecek.

Sağlıklı yaşlanma için beslenmenin öneminin ne kadar farkındayız?

Son on yılda, küresel sağlık endişelerinin başında gelen yaşamı tehdit eden akut koşullardan, günlük yaşam ve yaşlanmaya odaklanan tüketici odağında bir kayma oldu.

Sonuç olarak, sağlıklı yaşlanma için beslenmenin önemi konusunda tüketici bilinci zaten yüksek ve her geçen gün artıyor. Pandemi, tüketicilerin pandemi süresinin ötesinde sürecek diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri yapmaya hazır olmalarına da katkıda bulundub. Örneğin, BENEO adına yakın tarihli bir Health Focus International anketinde, 50 yaş ve üzerindekilerin %85'i, kısa vadeli sağlıklarının kendilerine ne kadar iyi baktıklarına bağlı olduğunu fark ederek, sağlıklarının sorumluluğunu üstlenmeye istekli olduklarını göstermiştir.

Bunu yapmanın önemli bir yolu, yediklerini ve içtiklerini değiştirmektir,50 yaş üstü tüketicilerin %30'u sağlıklı yiyecek ve içecekleri seçmelerinin birincil nedeninin gelecekteki sağlıklarını sağlamak ,%28'i ise günlük sağlıklarını iyileştirmek için bu ürünleri tercih ettiğini söylemektedir.

Yaşlı tüketiciler arasında akut ve kronik koşullara odaklanmaktan sağlıklı yaşlanmaya odaklanmaya doğru bir geçiş eğilimi artıyor.

Tüketiciler, sağlığın korunmasına yönelik uzun vadeli bir yaklaşım benimsiyor, yaşamın mümkün olduğu kadar geç olana kadar formda ve aktif kalmak istiyor. Bu, tüketicilerin uzun yıllardır önem verdiği bir zihniyet olsa da pandemi ile hız kazandığı gözleniyor.

İleri yaşlardaki nesiller için beslenme ve sağlık koşulları yönetimi ne kadar önemli?  

İleri yaşlardaki tüketiciler, sağlıklı beslenmenin vücudun iyi çalışmasını sağladığını ve vücut işlevlerini desteklemek için bütünsel bir yaklaşım sağladığını anlıyor. Son anket sonuçlarına göre, 65-75 yaş arasındaki Avrupalı ​​tüketicilerin üçte ikisi, beslenmelerini daha sağlıklı hale getirmek için aktif olarak adımlar atıyor. Ancak sağlıklı beslenme, doğru vitamin ve minerallerin tüketimini sağlamanın ötesine geçer. Sağlıklı beslenme aynı zamanda doğru yavaş salınan karbonhidratların yanı sıra uygun miktarda protein, iyi yağ kaynakları ve bağırsak mikrobiyomunu destekleyen yiyecek ve içecekleri de kapsar.

İnsanlar yaşlandıkça bağırsak mikrobiyomu değişir ve kişinin iç savunma sistemi zayıflar. Beslenmenin bağırsak sağlığını detekleme ve iç savunma sistemini güçlendirmeye yardımcı olma açısından sunabileceği faydalara yaşlı tüketicilerin ilgisi artmaktadır. Özellikle %50'si gastrointestinal/sindirim sorunları konusunda aşırı veya çok endişeli , %56'sı bağışıklık sağlığı konusunda aşırı veya çok endişelidir. Bu sorunları yönetmeye yardımcı olmak için tüketicilerin yarısı, sindirimlerine yardımcı olacak ve bağışıklık sistemlerini destekleyecek yiyecek ve içecekleri zaten seçiyor.

Ayrıca, kabızlık insanlar yaşlandıkça daha yaygın hale gelir,65 yaş üstü 4 kadından 1'i ve 6 erkekten 1'i bu durumla mücadele eder. BENEO'nun Orafti® Inulin'i, bitki bazlı doğal bir diyet lifi ve bağırsak düzenini iyileştirerek sindirim sağlığı için bir AB sağlık iddiası taşıyan kanıtlanmış bir prebiyotiktir. Aynı zamanda, çok sayıda çalışma, bu prebiyotik hindiba kökü lifinin bağırsak, mikrobiyotasını beslediğini  sindirim sağlığı ve kendini iyi hissetme ile birlikte göstermiştir.

BENEO ve bileşenleri ile ilgili daha fazla bilgi için  www.beneo.com ve www.beneonews.com ya da  Twitter: @_BENEO ve LinkedIn:www.linkedin.com/company/beneo ziyaret edilebilir.

BENEO Hakkında:

BENEO, gıda, yem ve eczacılığa ait ürünler için doğal kaynaklardan bileşen geliştirme ve üretme konusunda uzun vadeli deneyime sahiptir. Bu bitki bazlı fonksiyonel bileşenler, sağlığı destekleyerek ve tat ve dokuyu optimize ederek çok çeşitli ürünlerin besleyici ve teknik özelliklerini geliştirmeye yardımcı olur. Şirketin portföyünde şeker pancarından elde edilen fonksiyonel karbonhidratlar, prebiyotik hindiba kökü lifi, bitki bazlı proteinler ve pirinçten özel bileşenler bulunmaktadır. Beslenme bilimi ve mevzuatı hakkında kesin bilgiler sağlayan BENEO-Institute ve uygulama teknolojisi danışmanı BENEO-Technology Center de dahil olmak üzere benzersiz bir uzmanlık zinciri aracılığıyla BENEO, sağlıklı bir yaşam tarzını bütünsel bir şekilde destekleyen bileşenler sağlayarak müşterileri destekler.

2007 yılında kurulan BENEO, 80'den fazla ülkede 1000'den fazla çalışanı ve son teknoloji ürünü beş üretim tesisi ile Belçika, Şili, Almanya ve İtalya'da faaliyet göstermektedir.