Melâhat ÜRKMEZ
TEBRİK: 2003'ten bu yana köşe yazarlığı yaptığım, âdeta bir ailem, ikinci adresim sayılan, ilkeli ve başarılı haberleriyle, doğruların peşinde olan yazılarıyla gündem oluşturmayı başarmış ve başarmaya devam eden Konya Postası gazetesinin 35. Kuruluş Yıldönümünü kutlar, başarılarının nice 35 yıllara ulaşmasını dilerim.
Tarihi anlam ve derinliği olan, büyüleyici bir adlandırma ile gerçekten görkemli bir sözcüktür basın. Bu sözcükle birlikte âdeta içi dolmuş, çağrışım yüklü bir başka sözcük de, "4.Kuvvet"tir(âdeta yasama, yürütme, yargıdan sonra gelir). Bunların olumlu veya olumsuz açılardan değerlendirmeleri yapılabilir. Yapılmalıdır da... Ancak 4.Kuvvet olarak nitelendirilen basın gerçekte öyle miydi? Ya da ifade özgürlüğü ile eleştiri hakkı bunun ardı sıra gelen diğer unsurlar kamu yararı, ifade özgürlüğünün sınırları ve bunların kural ve kavramları gerçekten iyi irdelenmiş ve anlaşılmış mıdır?
Demokrasinin olmazsa olmaz şartı, ifade özgürlüğüdür ve bunun kamuoyu oluşmasına katkılarıdır. Ancak basın ne kadar özgürdür, işlevini ne kadar yapabilmektedir? Yukarıda belirttiğim gibi kamuoyunu aydınlatmak, bilgilendirmek, görevleriyle ve işleviyle basın, yani medya, bir kürsüyü temsil etmektedir. Ancak basına getirilen sınırlandırmalar bir sansür boyutuna gelirse bu öncelikle bir rejim sorunudur. Bu sorunu değerlendirmek hukukçuların titizlikle üzerinde duracağı bir husustur. Bu da aynı zamanda demek değildir ki, basın, önüne gelene saldıracak, aklına eseni yapacaktır. Böyle bir şey düşünülemez. Basın elbette eleştirecektir. Günışığına çıkarılacak olgu ve olaylar vardır. Bunlar, hukuk sınırları içerisinde yerine getirilmelidir. Eleştiri demek HAKARET, HAK ve HUKUK ihlâli değildir. Yargılama ise hiç değildir. Yargılama hak ve görevi yasalarla belirlenmiş yargı mercilerinindir.
Demek ki medyanın demokratik bir hukuk devletinde yeri, ONURLU, ÖZGÜL ve ÖZGÜN bir yerdir. Medya ya da basın bir oto-kontrol sistemiyle hak ve özgürlükleri koruyarak demokratik hukuk devletindeki ONURLU yer ve değerini koruyarak işlevini yapmalıdır.
Boynuna astığı fotoğraf makinasıyla, omzunda kamerasıyla, elinde kalemiyle savaş veren, aynı zamanda basın-yayın ahlâk kurallarına uyan medya mensuplarına, gazeteci dostlarımıza, yazarlarımıza bu asil görevlerinden dolayı selam olsun...
