LIVERPOOL ZAFERİNİN TEKNİK ANALİZİ

BJK ; Bir zamanlar Türk takımlarının kabusu olan İngiliz takımları ile Ağustos ayından beri 6 maç yaptı. Bu 6 maçın toplamında rakiplerinden 2 kat daha fazla gol pozisyonuna   girip yarısı kadar gol pozisyonu verdi. Bunun 2 sebebi var.
1.İleride pasa dayalı hücum aksiyonları yapabilen oyuncu grubu , oynadığı İngiliz takımlarının hücum oyuncularından daha iyi.
2.Gerideki 6’lı ise zaman zaman öndekilerin de gelmesi ile alan savunmasını rakiplerinden daha iyi uyguluyor.
 
Bu iki belirleyeci unsur bu maçta o kadar öne çıktı ki ; Liverpool’un ilk yarıdaki 4 hücumunun 2’si BJK’li oyuncuların kayıp düşmesi sonucu kazandıkları top ile olurken , İkinci 45 dakika + 30 dk.lık uzatma = 75 dk.lık sürede BJK kalecisi Cenk nerede ise top ile buluşmadı. Böyle bir şey UEFA Avrupa liginin  bu turunda kolay görünür bir şey değildir ve açıklaması ise “bir alan savunması nasıl yapılır sorusuna verilecek en iyi örnekbu 75 dakikadır.”  şeklindedir.
 
Madalyonun öbür yüzü olan yani hücum anlayışı ise ikinci yarıdaki 2 stratejik hamle ile değişti.
İlki ; Gökhan Töre’nin biraz daha önde ve ters (sol)  tarafa gelip içe yönelmeye başlaması ile Liverpool defansının dengesini bozma. Özellikle sağ boşluktan Opare , Tolgay girerek rakibi psikolojik olarak çökertti. Psikolojik olarak çöken savunma ileriye çıkamayıp yerine yerinde çakılı kalır. Bu nedenle hücumlarda dönen her top BJK’li oyuncularda kaldı. “Bu topların büyük çoğunluğunu BJK savunmasının alması” oyunun ikinci yarısının nasıl geçtiğini fazlası ile anlatıyor.
 
İkinci hamle ; Oturmuş Liverpool savunma blokları arasında pas yapmak mümkün değilse şut atarak hem savunmayı tedirgin etme hem de sağa sola uçan kaleciyi fiziksel ve psikolojik olarak yorma.
Gol öncesinde Serdar,Tolgay,Gökhan ve Sosa kaleyi bulsa da bulmasa da 4 şut ile bu fiziksel ve psikolojik tahribatı yaptı. Bunun ne anlama geldiğini en iyi kaleciler anlar.
 
120 dakika sonunda BJK , Liverpool’a karşı “pasa dayalı hücum” ,”ceza alanına orta” ,”şut” üçlüsünden oluşan hücum sayılarında 9-4 üstünlük sağlamış.
Bu bile maçı anlatmaya yetiyor.
Önceki yıllarda rakip sahada 1-0 kaybeden Türk takımları nerede ise tur atlamış gibi Türkiye’ye döner ve ilk 10 dakikada yediği gol ile hem TV başındakilere hem de tribündekilere adını koyamayacağımız duygular yaşatırdı. Liverpool maçının “bu saçmalık” yerine “satrançvari” bir kimlikte oynanması Türk futbolunda felsefenin de değişmesi açısında çok ama çok önemli  bir mihenk taşıdır.
Aynı felsefenin Club Brugee ile yapılacak 2 maçta da tavizsiz uygulanması gerekli.
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.