Piyasa alev alev!..
Sosyal hayata olan duyarlılığımızdan arada bir çarşı-pazara inerek gözlemleme yapıyoruz. Dün Kadıköy’ün bir kenar mahallesinde ki çarşıda yürürken bir balıkçı dükkânına uğradım. Esnafla hoş beş edip tezgâhtaki balıkları inceledim ve fiyatlar 25 TL’den başlayıp 100 TL’yi aşıyordu. Oradan yürüyüp meşhur Salı Pazarına uğradım. Orada da balıkçı tezgâhı vardı. Yaklaşıp oranın da balık fiyatlarına baktım, 15 liradan başlayıp 75 liraya kadar farklı balıklar vardı. Benim dikkatimi çeken ise aynı balık türlerindeki fiyat farkı idi! Mesela mezgit balığı çarşıdaki dükkânda 45 lira iken bu semt pazarında 20 lira idi, hem de pazardaki iri ve daha taze. Sonra kısa bir pazar turunun ardından evin yolunu tutarken düşündüm, ‘Balık aynı balık ancak iki esnafın satışı arasında yüzde yüzden daha fazla fiyat farkı var! İkisi de kar ediyor aslında; lakin biri sanki vatandaşı kazıklıyor gibi!
Ne, “Serbest piyasa!” mı dediniz? Değil efendim, bu olsa olsa açgözlülük… Bu da işte fahiş fiyatı tetikliyor!..

Dün matbaadan bize gelen bir mailde; “Değerli müşterimiz, son günlerde artan tüm hammadde ve maliyet artışları nedeniyle bizde fiyatlarımızı %20 artırmak zorunda kaldık…” yazıyordu. Yani bu ne demek, piyasaya iğneden ipliğe zincirleme aynı oranda zam demek!

TGRT’nin yapmış olduğu araştırmaya göre bir zincir marketteki limonun serüveni üreticiden tüketiciye maliyeti ne kadar:
Limon dalından 1 liraya 35 kuruşa satılıyor, 1 lira 48 kuruş nakliye ve KDV üzerine biniyor, toplam maliyeti: 2 lira 80 kuruş. Peki, market kaça satıyor: 5 lira 90 kuruş. Yani zincir marketin koyduğu kar 3 lira 07 kuruş. Bakar mısınız aradaki farka!.
Limon sadce bir örnekti...
Market raflarındaki alevi ve vatandaşın cebindeki dumanı söndürüp piyasaya su serpecek olan önerilerimizi -ilgilisine- maddeler halinde özetleyelim:
- İlk sırada ülkenin gıda tüketim ihtiyacı çıkartılıp buna göre ÜRÜN ÜRETİM PLANLAMASI yapılmalı; il, il bölge bölge…

- Üretici ve köylünün GÜBRE ve MAZOT gideri desteklenmeli… Aynı zamanda köylünün ürününe değerinde ve alım garantisi verilmeli…

- Aracılar DENETİM altına alınmalı. Lojistik destek artırılmalı. Simsar, stokçu gibi açgözlü aracılardan hesap sorulmalı…

- Satıcıların raflardaki ürün bandrolleri düzenli olarak denetlenmeli, ceza ve yaptırımlar artırılmalı…

Yoksa öyle iddia edildiği gibi;
Zincir marketler birleşerek tekel oluşturup CEO’ları da whatsapp’tan ortak grup kurup, bir ürünün fiyatını aynı gün, aynı saatte, tüm marketlerde aynı artışı veya aynı düşüşü sağlamalarının önüne geçemezsiniz.

Hele de bu zincir marketlere alternatif olarak yetkililerin açmayı düşündüğü bin marketle hiç olmaz, beş bin markete de çıkarsanız! Çünkü yukarıda bahsettiğimiz öneri maddelerini hayata geçirecek bir irade, kanun ve düzenleme lazımdır…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.