Gazze tartışmasının gölgesinde IŞİD devleti geliyor

Uluslararası iliştkiler uzmanı Jonathan Sprayer, terör örgütü IŞİD'in son birkaç aylık seyrini kaleme almış. İlgiç tesbitleri var..

03 Ağustos 2014 Pazar 15:51
Gazze tartışmasının gölgesinde IŞİD devleti geliyor






Gazze tartışmasının gölgesinde IŞİD devleti geliyor

IŞİD devleti, IŞİD silahları nereden geliyor, IŞİD nerelerde güçlü, IŞİD PYD savaşı

Gazze'de İsrail saldırılarının en yoğun olduğu günlerde, Irak ve Suriye topraklarında birkaç devlet birden filizlendi bile. Terör örgütü Irak Şam İslam Devleti neredeyse Suriye topraklarının yarısı ve Irak sınırlarının batısında bir şeriat devleti kurduğunu ilan etti. Tekbir getirerek kelle koparan, direklere kestiği kafataslarını asan, şii kadın ve kızlarını cariye ilan eden IŞİD'li katilleri Musul işgalinin ardından Irak Kürdistan özel birlikleri durdurabildi.

Türkiye Suriye Sınır bölgesinde ise bir başka terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin kurduğu Rojova Kürdistan'ı var. Sınırları tartışmalı hale getiren terör örgütlerinin kurduğu devletçikler, 'Gazze'de katliam var' çığlıklarının örttüğü derin bir vadinin içinde binlerce kişinin katledildiği köyler-kasabalar ve şehirlerde insanlık dramı yaşanıyor.

Irak ve Suriye'de Türkmenler, Kürtler ve Şiiler terör örgütlerinin katliamlarıyla başbaşa bırakılırken nedense bölge ülkelerinin hiçbiri IŞİD ve PYD'ye ses çıkarmıyor.

Bu derin sessizlik İsrailli terör uzmanı Jonathan Sprayer'in dikkatinden kaçmamış olacak ki, Gazze'den Kobani'ye, Haseke'den Musul'a uzanan yolu, kullanılan silahları ve derin bağları analiz etmiş,

Rafael Sadi tarafından tercüme edilen analizi dikkatinize sunuyoruz..

 

Geçmiş haftalarda  Dünya basınının gözlerinden uzakta Irak ve Suriye İslam Devleti (IŞİD) düşmanlarını öldürerek ilerlemekte ve sınırlarını genişletmekteydi.
 

Belirlenen delillere göre İslam Devleti'nin elinde bazı kimyasal silah türleri  mevcuttur.Ve bu silahlarını YPG Kürt  militanlarına karşı Kuzey Suriye'de kullandığı belirtilmektedir. (YPG , PYD'nin savaşçı koludur).
İslam Devleti Suriye Rejim Kuvvetlerine karşı Raqqa ve Hasake'de  dikkate değer bir başarı kazanmışlardır .17 Bölük garnizon baskınında  200 kadar askeri öldürmüşlerdir.
 
Ayrıca Filistinlilerin  özellikle Gazzelilerin Suriye'ye karşı İslam Devleti bayrağı altında savaştıklarına dair açık deliller mevcuttur.Ve bu kişiler de Sina yarımadasında konuşlanmış olan IŞİD grubu ile Gazze arasında direkt ilişki içeresindedirler.

Yukarıdaki resim  açık ,kaba, İslami kuruluşun resmidir. Ancak unutmamak gerekir ki kapasitelerinin de bir limiti vardır.
 
İsterseniz birlikte bir göz atalım: Yukarıdaki resim 10 Mayıs'ta MUSUL'u el'e geçirmelerini gösteriyor. Bir çok uzman gözlemci Cihadi grubun Irak içlerine Bağdat'a doğru ilerleyeceğini söylüyordu. Ancak onlar dikkatlerin Kuzey Irak'a doğru yoğunlaştırdılar ve genişlemelerini Kuzey'e doğru yayıyorlar.


 
IŞİD'in ilk hamlesi ellerindeki yeni silah sistemlerini Kürt Bölgesi ve Suriye –Türkiye sınırında olan olan KOBANİ (Ayn el Arab- Arap Gözü) ye karşı kullanmak istediler.Bu Kürt Otonomi bölgesi İslam Devletinin Kontrol sahası içinde bulunmaktadır.Burası Raqqa şehri oto yolu üzerindedir ve yolu kendileri kontrol ediyorlar.Ki Türk Suriye sınırında olan Jarabulus ve Manbij şehirleri de onların kontrolündedir.
 
IŞİD'in hedefinde bu Kürt Otonomisi yıkmak parçalamak bulunuyor.2 haziran'da Kobani otonomi bölgesine doğudan da batıdan da  taarruz etmişlerdir. Bu taarruzda Amerikan malı Humveeler de kullandılar. Bunları Musul'u aldıklarında  el'e geçirmişlerdi.
 
Durum Kobani Sağlık Bakanı Nisan Ahmet'in açıklamalarına dayanarak kullanılan kimyasal silahlardan 3 Kürt savaşçısının öldüğü ve cesetlerinin de  tanınmaz halde olduğunu belirtmiştir. Ahmet bey'in ifadesine göre   Kürt Otoritelerinin bulgularına göre ölü askerlerin cesetlerinde yanıklar ve beyaz noktalar bulunmuştur.Bu duruma göre kimyasallar  ile öldürülmüşlerdir.Buna göre herhangi bir başka bulguya rastlamadan ölümlerin  kimyasal silahlardan kaynaklandığına karar verilmiş ve vücutta herhangi bir dış kanamaya rastlanmamıştır. Kürt aktivisti Perwer Janfrosh saldırının 12 Haziran'da Batı Kobani bölgesindeki Avkido köyünde  gerçekleştiğini beyan etmiştir.
 
Bu iddialar henüz uluslararası sağlık kuruluşlarınca incelenmiş değildir. Buna rağmen Lübnan menşeli Almodon Haber sitesinde (Arapça) Raqqa Şehri sakinlerinden ve IŞİD'in eline geçen ve Bağdat'ın kuzeybatısında bulunan Muthana tesislerinden bölgeye kimyasal silahlar taşındığını iddia ettiği yazılmaktadır. Sözü edilen kimyasal silahın ise CYANOGEN CHLORİDE olduğu ifade edilmiştir. Kürt yetkililerin kullanılan kimyasalların bu olduğunu belirlemeleri ve teyit etmeleri gerekmektedir.
 
El'e geçirilmiş olan kimyasal silahlar ile Kobani Otonomi bölgesine saldırısına rağmen Kürt otonomisi kalen ayaktadır.
 
İslam Devleti dikkatlerini Suriye Devlet Başkanının Kuvvetlerine çevirmiş durumdadır.IŞİD Raqqa ve Hasake'deki Esad kuvvetlerine 24 haziran'da saldırmış ve İslam Devletinin sınırlarını Halep'e doğru genşiletmeye çalışmaktadırlar.
 
Suriye İnsan Hakları Gözlem evine göre saldırı önemli ölçüde toprak kazanmalarını temin ederken Rejim askerlerine de oldukça pahalı bir fiyata mal olmuştur demektedir. 17.Bölük 25 Haziran'da  düşmüştür.
 
Her ne kadar Garnizon askerleri kaçarak  23. Tugay üssüne sığınmışsa da geride 200 kadar asker kalmıştır. Gözlem Evi'nin bildirdiğine göre bu askerlerin en az 50'sinin boynu IŞİD tarafından vurularak öldürülmüştür. Olay ile ilgili resimler ve Raqqa şehri parmaklıklarına asılmış kafalar internette görülebilir. Söz konusu video'daki ses'e göre  bu kafalar 17. Bölük Garnizon askerlerine aittir.
 
IŞİD Esad rejim güçlerine karşı zaferini Fırat vadisini Esad taraftarlarından temizleyerek kontrol edebileceği bölgeyi genişletmek niyetindedir.
 
IŞİD'in varlığı Hasake Bölgesindeki Kürt otonomisine karşı bir tehdit konumundadır. Bölgede rejim ordusunun düşmesi ile bölgenin savunması güçlenmekte ve önceliklerin hesaplanmasını gerektirmektedir.
 
Esad  bu şekli ile Kuzey ve Doğu Suriye'deki izolasyonu ile yaşamaya devam edebilir. Bu durum Suriye'nin kalesi durumundaki Güney ve Batı Suriye'deki etkilememektedir.
 
IŞİD'in Gazze ile olan bağlantılarına gelecek olursak  Gazze'deki yedek Kuvvetlerinin ismi ŞEYH Abu Al-Nur Al- Maqdisi Tugayıdır. Ve  bu Tugay IŞİD'in Kuzey Suriyesi için faaldir.Fotoğraflı delilleri bu grupların aktiviteleri için bilgi vermektedir. Bu grup Güney Gazzeli olan ve 2009 yılında Hamas'a karşı ayaklandığı için öldürülen ve çok iyi tanınan Selefi Şeyhi'nin müritleridirler.
 

 
AYMENN JAWAD AL-TAMİMİ

IŞİD'in Gazze ve Kuzey Sina yarımadasında oldukça iyi bilinen frenchisimg şubeleri mevcuttur.

IŞİD uzmanı İngiliz asıllı  araştırmacı AYMENN JAWAD AL-TAMİMİ'ye göre sö zkonusu grubun adı : ANSAR AL-DAWLA AL-İSLAMİYE Fİ BAYT AL-MAQDİS tir.
 
Sina Yarımadasındaki  IŞİD taraftarları....

Bu sıralarda bu minör bir önem arz etmektedir. Yet Tamimi'ye göre Gazze ve Kuzey Sina yedek kuvvetleri sadece IŞİD'in bölgedeki mevcudiyetinin kanıtıdır. Ve IŞİD'in adeta futbol taraftarları gibi bir zamanların cihat taraftarları gibi taraftarları olarak adlandırmaktadır.Cihadın sembolizmini kullanıyorlar diyor.
 
Ve IŞİD ilerlemeye devam etmekte ve kendilerinin baş döndürücü vahşetlerini şok edici bir şekilde göstermeye devam ediyorlar. Halihazırda enerjilerini Kuzey Suriye üzerine yoğunlaştırmış durumdalar.IŞİD kuvvetleri PYD'nin savaşçı kolu olan YPG savaşçılarının direnişi ve mükemmel savaşçılığı karşısında gerilemek zorunda kalmışlardır. Kürt savaşçılar otonomi bölgelerini savunurken ROJAVA projelerini hayata geçirmenin de savaşını veriyorlardı.
 
IŞİD Esad rejimi kuvvetlerine karşı önemli zaferler kazanırken İslam devleti haricindeki Suriye Direnişçileri sözcüsü ise bu örgütün aslında İran ve esad'un kuklaları olduğunu belirtmesini de kaale almak gerekir.
 
IŞİD'in elinde kimyasal silahlar da olmuş olabilir.Son olarak ellerinde İsrail'e karşı kullanılması planlanan silahlar da olabilir bunlar.
 
Uluslararası media Gazze'deki savaş'a odaklanmışken bu durumun Gazze'den çok daha önemli olan bölgesel gelişmeleri gölgelemesine müsaade edilmemelidir.Irak ve Suriye'deki İSLAM DEVLETİ ilerlemektedir..


NOT: Jonathan Spyer Küresel Uluslararası İlişkiler Araştırma (GLORIA) Merkezi ve Ortadoğu Forumu kıdemli araştırmacısıdır.
 
Jonathan Sprayer
Tercüme: Rafael Sadi

 

 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.