Prof. Dr. Ali Osman Özcan
Milletimize gerçek dışı tüm kötülükleri yükleyerek öç alma yaklaşımı dikkat çekici bir şekilde artış göstermektedir. Gerçek dışı yalanlarla işlenen cinayetler, pek çok aileyi de hüzne gark etmektedir. Suçsuz pek çok kişi, bu iftiralardan zarar görmektedir. İftira atmada pek ileri giden çekirgeler, Hakk'a düşmanlıklarını bile gizleyebilmektedirler. Onlar gerçekliğe karşı daima yan çizmeyi, doğru yoldan çekilmeyi, adalet çemberinden kurtulmayı hedeflemektedirler. Toplumsal yaşamı zehirleyip felce uğratarak ahlak ve fazilet nurlarını söndürmeyi pek severler.
Müfteri çekirgelerin ileri gelenleri her türlü ilke ve kuralı çiğneyerek sanki bir tanrıymış gibi davranmaya çalışırlar. İleri sürdükleri nedenler maskaralığı bile utandıracak cinstendir. Yazılı ve görsel basında iftiracı çekirgeler, başkalarına her türlü hakaret etme hakları olduğunu ileri sürebilecek kadar kabadayılık taslayabilmektedirler. Bu kabadayılık; kahramanlık, mertlik ve yiğitlikten çok farklı olup sadece kaba kuvvete dayalı bir dayılıktır.
Müfteriliği yücelten bir ahlakla hareket eden bu çekirgeler ekonomi, siyaset, ahlak, din ve hukuk alanlarında iyiliğe karşıt bütün tutum ve davranışları sergileyerek, özgürlük türküleri söylediklerini ileri sürebilirler. Oysa davranışlarında görev ve sorumluluk gerektirici eylemlerden uzak dururlar. Düşman oldukları her canlıya karşı eziyet amaçlı tutum ve davranışları sergileyerek, boş lakırdılarla başkalarını avutacaklarına inanırlar. Onlarda yumuşaklık, nezaket, nezahet ve güzel adabı muaşeret aramak nafiledir. Kabalıkta o kadar ileri giderler ki, kabalık bile onlardan utanır.
Müfterilikleriyle insanların ihtiyaçlarını belirledikten sonra onlara azap verecek her türlü kötü olayı düzenlemekten kaçınmazlar. Ektikleri fesat tohumları ile başkalarının başına bela olmayı fırsat bilerek her türlü işkence, eziyet ve namertliği yaparlar. Düşüncelerindeki rezaleti, fezaheti yücelik zannederek sütten çıkmış ak kaşık gibi davranmaya çalışırlar. Kötü kalpliliklerini şefkat ve merhamet adına sunma erbabıdırlar. Bu yüzden iftiracı çekirgelerle anlaşmak akıl kârı değildir. Onlarla aynı mekâna girerken öldürücü silahları kişi yanında taşımak zorundadır. Yoksa onların kötü huy ve hoyratlıklarını durduracak hiçbir engel yoktur. Bâtıl alanında hükümran olan bu çekirgeler hakkında "İnsanlığa zarar ve ziyan vermek için dünyaya gelmişlerdir" diye düşünülebilir. Yaptıkları bâtıl ve yanlış çıkarımlar, onların haksızlık nişaneleri olarak göğüslerinde taşıdıkları işarettir. Utanma, sıkılma vb. duygular onlarda asla bulunmaz. Doğru olan her şeyi yıkmaya çalışan kasırga gibi olmak, en büyük ülküleridir.
Müfteri çekirgelerinin niyetleri daima kötüdür. İnsanları kötü gördüklerinden onlar için her türlü hile, yapılması gereken ilke olarak kabul edilir. Onlarda mürüvvet erbabının tutum ve davranışlarını aramak boşunadır. Düşünceleri ve ahlakları, adilik mührüyle mühürlenmiştir. Adilik, bayağılık damgaları onların kimliklerine vurulmuştur.
Ağaçları deviren kasırga olmak, onlar için çiçeklerin açılmasına yarayan bahar rüzgârı olmaktan daha iyidir. Böyle bir yaklaşımla hareket eden müfteri çekirgelerin cehaleti, güzel ahlaktan da yoksundur.
Güzel ahlak içinde vatan sevgisi de vardır. İnsanın doğup büyüdüğü köy, kasaba, şehir ve milletinin egemen olduğu toprak alanına gönülden bağlı olmak vatan sevgisinin göstergeleridir. Milletin tarihi gelenekleri, dili ve maddi ve manevi bütün varlığı bu vatanda yer alır ki, bu da güzel ahlakın bir parçasıdır. İftiracı çekirgeler vatan sevgisini bile farklı değerlendirme peşindedirler. Dolayısıyla sağlam bir düşünce yapısı ve değer sisteminden uzaktırlar. Kendi milletine bile iftira atabilecek kadar güzel ahlaktan yoksun olanlar güvenmek, dinimizce de kabul edilemez. Güzel ahlak, kişiyi mutlu edici ahlaktır. Müfteri çekirgeler, bu ahlaktan yoksun olduklarından celadetleri de sadece göstermelik bir kabalıktan öteye gitmez.
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
