Bayramın son günü gonga vuruldu.
Resmen olmasa da, seçim sezonu açıldı…
Sezon’un ilk temayülleri usülen de olsa geçtiğimiz ayın son pazarında 16 büyükşehirde yapıldı.Yine hiçbir değer ifade etmese de, bu hafta boyunca ülke genelinde anketler yapılacağı söyleniyor.
Sezonun coşkusunu en ücra köyümüzden en büyük şehirimize ve meydan, cadde ve sokaklardan fakirhanelerimize varıncaya dek ülkemizin her yerleşiminde ve hayatımızın her evresinde görmek mümkün.
Çarşı-pazar, İsa Mesih’in eli değmiş gibi canlandı..
Aylardın siftahsız dükkan kapatan esnafın yüzü gülüyor artık.
Tarafsız gözlemciler; Gazi Muhtar Paşa Bulvarı’nı kuşatan ve aylardır sinek avlayan mağazalarda lacivert takım elbise, beyaz gömlek, kırmızı kravat ve siyah ayakkabı satışlarında gözle görülür bir artış olduğunu bildiriyorlar.  Aynı şekilde: oto  acente ve galerilerinde son model, göstelişli, siyah renkli, 4X4 ve özel plakalı marka arabalar yok satıyor.  
Beri tarafta; yıllardır Karagöz’e, Suburcu, Gaziler ve Mütercim Asım’a ayak basmayan İbrahimli, Emek, Sarıgüllek ve sair lüks semtlerin sakinleri, son günlerde tüm alış-verişlerini bu tarihi çarşılarda yapıyorlar her nedense. Markasına, rengine, ölçüsüne ve fiyatına bakmadan önlerine getirilen malları seçmeden kolilere atıyorlar. Raflardaki tapon malların, birkaç gün içinde güneş görmüş kar gibi eriyeceği tahmin ediliyor.
Yoka-yoksula yardım ulaştıran hayırsever sayısında öyle bir artış gözleniyor ki sormayın gitsin. Varoşların sokaklarında odun, kömür ve erzak torbaları taşıyan kamyonetler sık sık hem araç hem yaya trafiğini kilitliyor adeta. Şehrimizin hayırsever tuzu kuru insanların; Güzelvadi, Akdere ve Dumlupınar gibi dibe vurmuşların yaşadıkları mahallelerde; bırakın cismini, vesikalık bir resmini dahi görmediği insanlarla “hemşehrim” diyerek kucaklaşmalarını görüpte gözyaşı dökmemek elde değil.
Kısacası; politika esnafının beşeri münasebetleri sair zamanlara nazaran daha bir insancıl, daha bir sıcak ve daha bir abartılı.  
Öyle ki; bir önceki seçimden bu yana yüzünü görmediğiniz ya da görmek istemediğiniz bir madrabaz, tanıdıklar vasıtasıyla sizi ne kadar sevip saydığını ve nasıl özlediğini bildirebiliyor. Daha da utanmazları, hiçbir şey yaşamamışsınız gibi telefon etip ellerinizden öperek hürmetlerini sunduklarını ve en kısa zamanda ziyaretinize gelmek istediğiklerini söyleyebiliyor yüzü kızarmadan.
Tanımadığınız bir vatandaş; “bilmem hangi partinin hangi belediye başkan aday adayı falan beyin ikramı” hatırlatmasıyla masanıza kahve gönderebiliyor. Bir diğeri sosyal medyadan ‘birlikte bir yemek yiyelim üstadım’ cinsinden çağrılarla yalnız sizi değil, size sevenleri de kafeslemek peşinde.
Madalyonun sanal yüzü ise ayrı bir alem.
Ülkesinin, şehrinin, mahallesinin ve hatta evinin ‘seçkin”i olmayı kafasına koyan hemen herkes sosyal medyada mahşeri yaşıyor. Yazıyor ve paylaşıyor.
Nasılsa kural yok, sınır yok!,
Yaz yazabildiğini!.
Atabildiğin kadar at!..
Ve salla gitsin cinsinden paylaşımlarla ismini duyurmak yarışının ilk virajında amansız bir kapışma var.
Konuştuğu dilin en yaygın kuralını bilmeden yazılan cümleler..
Kılıçdaroğlu”nu fersah fersah geride birakan gaflar..
Kulaktan dolma bilgi kırıntılarıyla devrilen çamlar!..
Yanlışlar.. yalanlar.. iftiralar.. düzmece belgeler.
Şehir efsanelerini tarihi gerçeklermiş gibi yutturacağını sanan eçhellerin düştükleri komik haller. Anlatılacak gibi değil..
Daha da komik olanı; bu çamları devirenlerin ve böylesine gülünç hale düşenlerin pek çoğunun adının önünde veya altında bir dizi medyatik parlak sıfatların yer alması.
İnsanı kahredense, bu haddini bilmez insanların kimi belediye başkanı, kimi meclis üyesi kimi muhtar veya üye olarak bu şehrin yönetimine talip olmaları.

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.