5'inci kattan düşerek ölen manken davasında sanık Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu

Mustafa KOZAK/ANTALYA, () - ANTALYA'da 5 yıl önce balkondan düşen, önce intihar ettiği, ardından cinayete kurban gittiği öne sürülen manken Burcu Çağlayan ile ilgili davanın duruşmasına devam edildi. Antalya Barosu adına Baro Kadın Hakları...

27 Ocak 2015 Salı 18:54
5'inci kattan düşerek ölen manken davasında sanık Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu






Mustafa KOZAK/ANTALYA, () - ANTALYA'da 5 yıl önce balkondan düşen, önce intihar ettiği, ardından cinayete kurban gittiği öne sürülen manken Burcu Çağlayan ile ilgili davanın duruşmasına devam edildi. Antalya Barosu adına Baro Kadın Hakları Kurulu'nun yaptığı müdahillik talebi mahkemece reddedildi. Davayla ilgili olarak hakkında yakalama kararı bulunan sanık İbrahim T.'nin avukatı Naim Karakaya, müvekkilinin makul sürede adil yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunduklarını açıkladı.
Bir deri mağazasında mankenlik yapan 22 yaşındaki Burcu Çağlayan, Temmuz 2010'da sabaha karşı Fener Mahallesi'nde, 34 yaşındaki İbrahim T.'nin 5'inci kattaki evinin balkonundan düşerek yaşamını yitirdi. Savcının 4 yıl süren araştırması sonunda İbrahim T. hakkında 'kasten adam öldürme', arkadaşı Murat E. hakkında ise 'kasten adam öldürmeye yardım etme' suçlamasıyla ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. İfadesi alınıp serbest bırakılan İbrahim T. hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
Antalya 2'inci Ağır Ceza Mahkemisi'nde bugün görülen davanın duruşmasına hakkında tutuklama kararı bulunan işadamı brahim T. katılmadı. Duruşmada tutuksuz yargılanan Murat E. ile sanık avukatları ve Burcu Çağlayan'ın yakınlarının avukatları hazır bulundu. Antalya Barosu adına avukatlar Şengül Bayram, Şayen Demirel ile Feden Şengün davaya müdahil olmak için mahkemeye başvuruda bulundu. İbrahim T.'nin avukatı Naim Karakaya, kadın avukatların müdahillik talebinin reddedilmesini istedi. Avukat Karakaya, bu olayla ilgili aradan 5 yıl geçtikten sonra müdahil olmak istemesini yadırgadığını söyledi.
Mahkemenin tanıklık etmesi için 1.5 yıldır aradığı Elif Esra Ay isimli kişinin halen bulunamadığını, bu nedenle aranmasından vazgeçilmesi konusunu mahkemenin takdirine sunduklarını belirten avukat Karakaya, müvekkili İbrahim T.'nin ise yakalanıp sorgulanamadığı gerekçesiyle de davanın ilerleyemediğini söyledi. Müvekkili İbrahim T.'nin daha önce bir savcı ve bir hakım karşısında ve hepsi de müdafi huzurunda olmak üzere 5 beyanının olduğunu belirten Karakaya, "Bu nedenle benim müvekkilimin sorgusunun yapılmamış olması bir eksiklik değildir. Yakalamasının gerçekleştirilemediği hukuken doğru değildir" dedi.
'SANIĞIN SAVUNMASI ALINDI'
Ayrıca geçen Kasım ayında Anayasa Mahkemesi'ne bireysel bayşvuruda bulunduklarını anlatan Naim Karakaya, "Bu yargılamanın içerisinde sanığın savunması alınmıştır. Hakim huzurunda alınmıştır. Bu bir sorgudur. Bu dosyada onun beyanının beklenmesi düşünülemez. Üç defa savcıda, bir defa poliste, bir defa da hakim huzurunda ifadesi alınan müvekkilimin hale savunmasının alınamadığı ileri sürülerek bu davanın bekletilmesini ve müvekkilim hakkında yakalama kararının çıkartılmasını yanlış buluyoruz. Sanığın beyanı belli olduğuna göre bu dava makul süre içinde sonuçlanmalıdır. Davayla ilgili olarak adresine ulaşılan tüm tanıklar da dinlenmiştir. Uzman kişiler dinlenmiştir. Bu dava makul sürede sonuçlandırılamadığı için makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunduk" diye konuştu.
Antalya 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nden de deliller göz önüne alınarak herhangi bir bekleme yapılmaksızın dosyanın Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesini talep eden sanıt avukatı Karakaya, “Ayrıca dinlenen uzman kişiler, dinlenen tanık beyanlarına göre; müvekkilim hakkındaki yakalamanın güvence ile ya da adli kontrol hükümlerine göre kaldırılmasını talep ediyoruz" dedi.
SAVCI: YAKALANMASI BEKLENSİN
İbrahim T.'nin diğer avukatı Muhammet Tokgöz ise olay yeriyle ilgili tutanaklarda imzası olan cumhuriyet savcısı Muammer Taşan ile olayın intihar olduğunun tespiti açısından uzmanların dinlenmesini talep ettiklerini söyledi.
Tutuksuz yargılanan diğer sanık Murat E.'nin avukatı Süleyman Çalıkuşu da müvekkiline konulan yurtdışına çıkış yasağının imza karşılığı ya da bir başka adli kontrole çevrilerek kaldırılmasını talep etti.
Burcu Çağlayan'ın babası Cafer Aluç ile annesi Sebiha Aluç ile eşi Bulut Emir Çağlayan'ın avukatları Fatih Karakaya ve Ahmet Onaran, sanık İbrahim T.'nin yakalama kararının devamını talep ettiklerini söyledi.
Cumhuriyet Savcısı Hacı Mehmet Güdül ise İbrahim T.'nin yakalanmasının beklenmesini, diğer sanık Murat E.'nin adli kontrol önlemlerinin devam etmesini, mağdur sıfatı bulunmayan Antalya Barosu'nun davaya katılmasına gerek bulunmadığına karar verilmesini talep ettiklerini söyledi.
AÇIK KİMLİKLERİ İSTENDİ
Bunun üzerine mahkeme; adresinde bulunamayan Elif Esra Ay'ın adresinin güncellenerek tespit edilmesine, tespit edilemediği takdirde dinlenmesinden vazgeçilip vazgeçilmeyeceği konusunun gelecek celsede değerlendirilmesine karar verdi.
Ayrıca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na müzekkere yazılıp Ulusal Kriminal Büro tarafından hazırlanan 31 Mayıs 2013 tarihli raporda ismi geçen görevlilerin açık kimlik bilgilerinin ve uzmanlık durumlarının bildirilmesinin istenmesine de karar veren mahkeme, Burcu Çağlayan'ın ölümüyle ilgili olay yerinde tutanakları hazırlayan polis memurlarının açık kimliklerinin bildirilmesi için Antalya Emniyet Müdürlüğü'ne müzekkere yazılmasına karar verdi.
ADLİ KONTROLE KISMEN KABUL
Sanık İbrahim T.'nin yakalama emrinin kaldırılması ve adli kontole çevrilmesi talebini reddeden mahkeme, buna karşılık tutuksuz sanık Murat E.'nin adli kontrol kararının değiştirilmesi yönündeki talebini ise kısmen kabul etti. Mahkeme, Murat E.'nin yurtdışına çıkış yasağının adli emanete 250 bin lira nakdi kefalet yatırması halinde yurtdışına çıkışına izin verdi. Buna karşılık sanığın her ayın 15'inde bulunduğu yerin zabıtasına başvurup imza atmasına karar veren mahkeme, Antalya Barosu'nun suçtan zarar görmesi söz konusu olmadığından dolayı baro adına yapılan katılma talebinin reddine karar vererek duruşmayı 31 Mart 2015'e erteledi.

FOTOĞRAFLI


 

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.