Bakan Eroğlu'dan su uyarısı

21 Mart 2013 Perşembe 20:03
Bakan Eroğlu'dan su uyarısı






Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Türkiye su zengini değil, su fakiri de değil. O yüzden mutlaka suyun tek elden yönetilmesi lazım. Aksi takdirde geçmiş yıllarda olduğu gibi İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, Diyarbakır'da, Şanlıurfa'da olduğu gibi millet, şehirler susuz kalır" dedi. 21-23 Mart tarihlerinde Ankara Sheraton Otel'de düzenlenecek, "Ormancılık ve Su Şurası"nın açılışına Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşarı Lütfi Akça, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürü Akif Özkaldı, Orman ve Su İşler Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı Başkanı Muhammed Özgür ile bürokratlar, bakanlık çalışanları, kamu kurumları, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları ve özel sektör temsilcilerinden oluşan yaklaşık 500 civarında uzman, akademisyen ve yönetici katıldı."Geleceğimiz İçin" sloganı ile ilk kez toplanacak olan şurada orman ve su kaynakları konusunda milli politika ve stratejilerin oluşturulmasına yönelik kararlar alınacağı kaydedildi. "Ormancılık ve Su Şurası" kararlarının, Türkiye'nin orman va su kaynaklarının yönetimi ile ilgili politika, strateji ve faaliyetlerin planlamasına ve uygulanmasına önemli katkılar sunacağı belirtildi.Şuranın açış konuşmasını yapan Bakan Eroğlu, sözlerine vatandaşların Nevruz'unu kutlayarak başladı. Eroğlu, "Nevruzların bütün milletimizin milli beraberlik ve kardeşliğinin pekişmesini temenni ediyorum" diye konuştu. Şurada tarihi kararların alınacağını anlatan Bakan Eroğlu, "Su ve orman kalkınmanın lokomotifidir. Su ve orman varsa hayat vardır. Dolayısıyla bu iki önemli unsuru ülkemizin kalkınmasında lokomotif olarak kullanmamız şarttır. Çünkü bütün dünyada bir yarış var. Bu yarışta kazananlar ayakta kalır" ifadelerini kullandı.2023 yılında dünyada su, ormancılık ve meteoroloji konusunda ilk 7 ülke arasında yer alma hedeflerinin olduğunu anlatan Bakan Eroğlu, "Bu hedefimizi yakalayacağımıza ben yürekten inanıyorum. Çünkü biz büyük bir milletiz, şanlı bir tarihimiz var. 16. sırada olmak bize yakışmaz" dedi. Ormanlara verdikleri önemi ifade eden Eroğlu, dünyada orman varlığı azalırken Türkiye'nin orman varlığını hem alan hem de odun serveti olarak artıran nadir ülkelerden birisi olduğunu vurguladı."TÜRKİYE'DEKİ FLORA-FAUNA KITA AVRUPASI'NDAKİ RAKAMLARDAN DAHA FAZLA"2008 yılında ağaçlandırma ve erozyon kontrolü konusunda milli bir seferberlik başlattıklarını hatırlatan Bakan Eroğlu, 12.12.2012 tarihinde 2 milyon 420 bin hektarlık alanda yapılan bir çalışmayla bir destan yazdıklarını ve bu amaçla 470 milyon fidan ürettiklerini belirtti. Eroğlu, bu yılki hedeflerinin 700 milyon fidan üretmek olduğunu açıkladı. "Sadece çam veya sedir gibi bir takım ağaçlar değil gelir getirici ağaçlara da yönelmemiz lazım" diye konuşan Eroğlu, Bakan olduğu dönemde cevizin yüzde 40'ının ithal edildiğini öğrenmesi üzerine harekete geçtiğini anlattı. Eroğlu, "Neticede biz şu anda muazzam bir ceviz ve badem eylem planını başlattık. Ayrıca Odun Dışı Ürünler Daire Başkanlığı'nın kurduk. Burada hedefimiz, 2015 yılı sonuna kadar 1.5 milyar dolarlık ihracat yapma potansiyelini yakalamak. Türkiye'deki flora-fauna Kıta Avrupası'ndaki rakamlardan daha fazla. Bunu değerlendirmemiz lazım" şeklinde konuştu."TIBBİ AROMATİK BİTKİLER MERKEZİ 2013'TE FAALİYETE GEÇECEK"Tıbbi Aromatik Bitkiler Merkezi kurduklarını hatırlatan Bakan Eroğlu, merkezin bu yıl sonuna kadar Afyonkarahisar'da faaliyete geçeceğini bildirdi. Eroğlu, Türkiye'de son yıllarda alternatif tıbba ve şifalı bitkilere talebin arttığını belirterek, ilgililere birlikte çalışma talebinde bulundu.Vatandaşlara orman sevgisi aşılamak için her ilde "Şehir Ormanları" kurduklarını dile getiren Eroğlu, "Gelsinler, orada nefes alsınlar. Şu ana kadar 120 ilde şehir ormanları kurduk. Bunun dışında orman köylerine gelir getirmek maksadıyla 132 'bal ormanı' oluşturduk. 'Bal ormanı neyin nesidir' diye düşünebilirsiniz ama bu o kadar büyük faydalar sağladık ki. Türkiye, 2007 yılında bal üretiminde 5. sıradayken şu anda 2. sıraya yükseldi" dedi."DÜNYA ORMANCILIK FUARI GELİYOR"8-19 Nisan 2013 tarihinde İstanbul'da "Dünya Ormancılık Forumu ve Zirvesi"nin düzenleneceğini bildiren Bakan Eroğlu, "Bu zirve, 27 yıldır Birleşmiş Milletler (BM) çatısı altında New York'ta yapılmış. Biz 2011 yılında bu zirveye gittiğimiz zaman, 'New York artık yeter, İstanbul'da dünyanın incisidir, biz 10. zirveyi İstanbul'da talep ediyoruz' dediğimiz zaman, bütün ülkeler destek verdi. BM'nin istememesine rağmen bunu temin ettik. Hazırlıklar tamamlandı, 'UNFF 10' adıyla bilinen zirve İstanbul'da yapılacak" diye konuştu."SUYU AKILCI BİR ŞEKİLDE YÖNETMEMİZ LAZIM""Su hayattır, su yoksa hayat yok" diyen Bakan Eroğlu, "Biz gezegenlere baktığımız zaman hayat olup olmadığını anlamak için suya bakıyoruz. Su varsa hayat var. Dolayısıyla su konusunda ülkemiz su zengini değil, su fakiri de değil. O yüzden mutlaka suyun tek elden yönetilmesi lazım. Aksi takdirde geçmiş yıllarda olduğu gibi İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, Diyarbakır'da, Şanlıurfa'da olduğu gibi millet, şehirler susuz kalır. Suyu akılcı bir şekilde yönetmemiz gerekir" ifadelerini kullandı.Türkiye'de suyun büyük bir kısmının sulamada kullanıldığına dikkat çeken Eroğlu, "Türkiye'de yazın dereler kuruyor. Yazın yağış olmaz, halbuki en fazla su ihtiyacı yaz aylarındadır. Kışın sulama yok, yazın sulama var. Dolayısıyla suyu biriktirerek yazın kullanmak durumundayız. Bunun için yapılacak tek şey, Türkiye'nin iklim ve coğrafi durumu baraj ve göletlerin yapılmasını gerekli kılıyor. Keyf için hiçbir şekilde baraj yapılmaz" şeklinde konuştu. Eroğlu, Türkiye'de 8.5 milyon hektarlık sulama alanı olduğunu anlatarak, 2013'ün DSİ tarafından "sulama yılı" ilan edildiğini kaydetti."HER 4 AMPULDEN 1'İ HİDROELEKTRİKTEN"Türkiye'de kullanılan dört ampulden birisinin hidroelektrik enejiyle aydınlandığını vurgulayan Eroğlu, Türkiye'nin temiz, yenilenebilir ve ucuz enerjiyi kullanmak durumunda olduğuna dikkat çekti. Eroğlu, hidroelektrik enerjiye çok tepki olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Ormanlar tahrip oluyormuş. Bunlar havzada bir nokta. Bizim orman izinlerimiz binde bir bile değil. Taş ocakları ondan çok daha fazla. İstirham ediyorum, bu ülkemizin geleceği. Türkiye enerjide dışarıya bağımlı. Eğer biz ülkemizde enerji bağımlığını azaltamazsak, yenilenebilir enerji kaynaklarını devreye sokamazsak, Türkiye'nin sanayisine emin nazarla bakamayız. Tahribat diye bir şey yok. En büyük itiraz Trabzon Solaklı Vadisi için. Ben vadinin fotoğraflarını çektirdim, HES'lerden sonra Solaklı Vadisi cennetten bir parça, Uzungöl'den daha güzel bir hale geldi. Bunları kamuoyunun dikkatine sunuyorum. Acaba kimler HES'leri istemiyor, kimlerin menfaati var, bunları da inceleyin.""2070 SONRASI İÇİN BAKANLIĞIN KASASINA MEKTUP BIRAKACAĞIM""Su getirmemenin maliyeti, su getirmenin maliyetinin en az 10 katı" diyen Bakan Eroğlu, "Bunu ispat ettim. İstanbul'da susuz yıllarda, aşağı yukarı 600 bin binanın altına depo yaptılar. Her biri 15 bin liraya mal oldu. 600 bin çarpı 15 bin lira yaklaşık 9 katrilyon yapar. Sırf depolar için İstanbul'un cebinden bu kadar para çıktı. Bizim İstanbul'da Marmara'yı, Haliç'i, bütün şebekeyi yenileme, barajlar yapma maliyeti 3 katrilyon. Bunun için büyük düşünmemiz lazım. Vatandaşı susuz bırakmak gibi bir lüksümüz yok. 2070 yılına kadar suyu hazır etmemiz lazım. Bazen basın mensuplarından, 'ya tamam 2070 yılına kadar suyu hazır ettiniz, ondan sonrası için ne yapacaksınız' diye soranlar da oluyor maalesef. Ben de 'bakanlığı kasasına bir mektup bırakacağım' diye latifeyle cevap veriyorum" ifadelerini kullandı. 
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.