UTESAV, Türkiye’nin Seçim’ini Değerlendirdi

Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı’nın (UTESAV) MÜSİAD Genel Merkezi’nde düzenlediği “Türkiye’nin Seçimi” başlıklı panelde yaklaşan genel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

22 Ekim 2015 Perşembe 16:46
UTESAV, Türkiye’nin Seçim’ini Değerlendirdi






UTESAV, Türkiye’nin Seçim’ini Değerlendirdi

UTESAV Mütevelli Heyeti Başkanı İsrafil Kuralay, ” 7 Haziran’dan sonra fark ettim ki “koalisyon” kelimesini unutmuşum. Son 13 yıldır Türkiye açısından çok iyi geçti. Bu iyiliğin rantından herkes yararlandı. Bu gelişmelerden rahatsız olan eski Türkiye meraklısı bir grup var” dedi.

Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı’nın (UTESAV) MÜSİAD Genel Merkezi’nde düzenlediği “Türkiye’nin Seçimi” başlıklı panelde yaklaşan genel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

UTESAV Mütevelli Heyeti Başkanı İsrafil Kuralay’ın moderatör olarak yer aldığı programda, Ak Parti Şanlıurfa Milletvekili, İstanbul 3.Bölge Milletvekili Adayı Dr. Nurettin Nebati, Medya Derneği Başkanı, Gazeteci-Yazar Ekrem Kızıltaş, Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak konuk oldu.

‘Türkiye, Dünya’nın Her Yerinden Yakından Takip Ediliyor’

UTESAV Mütevelli Heyeti Başkanı İsrafil Kuralay, 1 Kasım’da yeni bir Türkiye’ye uyanmak istediklerini belirterek, huzurlu bir ortamı özlediklerini söyledi. Türkiye’de hiçbir zaman normal seçim olmadığını ifade eden Kuralay, ” 7 Haziran’dan sonra fark ettim ki “koalisyon” kelimesini unutmuşum. Son 13 yıldır Türkiye açısından çok iyi geçti. Bu iyiliğin rantından herkes yararlandı. Bu gelişmelerden rahatsız olan eski Türkiye meraklısı bir grup var” dedi. Kuralay, halkların bin yıldır Anadolu’da kardeşçe yaşadığını vurgulayarak, “Türkiye sadece Türkiye değil. Türkiye dünyanın her yerinden yakından takip ediliyor. Bu Allah’ın bir lütfu, bunu gerçekleştirenlerden Allah razı olsun” diye konuştu.

‘Bölge Halkının Hayal Edemediği Talepler Karşılandı’

Sadece Türkiye’nin değil, bulunulan coğrafyanın mevcut durumundan bahseden Nebati, 90’lı yıllarda yaşanan olumsuzlukları hatırlattı. Nebati, söz konusu dönemde yaşanan 28 Şubat Sürecini anlatarak, başta gençler olmak üzere halkın mevcut ruhsal durumunun bozulduğundan söz etti.

AK Parti’nin tek başına iktidara geldiğinde insanların 90’lı yıllardan kurtulduğunu vurgulayan Nebati, “Herkesin bir beklentisi vardı ve bunlar yıllar içerisinde gerçekleştirildi. Yaşadığımız her alana ilişkin önemli değişiklikler yapıldı. Seviye yükseldi ve ardından talepler daha üst perdeden talep edildi. AK Parti hiçbir şey eskisi gibi olmayacak sloganıyla yola çıktı. 2002 yılında Kürt halkının iki isteği vardı. DGM’ler kalksın OHAL iptal edilsin diye. Bu iki isteğin üzerine bugün Kürtçe konuşmak serbest hale getirildi, Kürtçe kurslar açıldı, Kürtçe yayın yapan devlet kanalı kuruldu, Kürtçe eğitim olanağı sağlandı. Bunun gibi pek çok hayal o dönem hayal edilmeyen talepler karşılandı” diye konuştu.

‘Toplumun Her Katmanının Sorunları Çözüldü’

Nebati, AK Parti iktidarları süresince dindar kesimin, Kürtlerin ve Alevilerin birçok sorununun çözüldüğünü dile getirerek, “Maddi ihtiyaçları karşılanmış, siyasi talpeleri karşılanmış, sosyal ihtiyaçları karşılanmış ve geleceğe olan beklentiler yükselmiştir. 2053 vizyonunu ortaya koyan bir Türkiye. Kendi coğrafyasında güçlenen Türkiye’nin Başbakanı ‘One minute, sen katilsin’ diyebiliyor. Dünyaya meydan okuyor ‘Dünya beşten büyüktür’ diyor. Meydan okuma sadece içeridekilere karşı değil, dünyanın sahibi olduğunu düşünenler de oldu. Bütün bunlar 13 yıl içinde oldu. Gezi olayları bir kalkışma olduğu için 2 milyon insan ayağa kalkarak buna sahip çıkabiliyor. 2011’den sonra desteğini artırmış bir partiye ve lidere karşı duruşun çok sert olması gerekiyordu. Bunlar Gezi olaylarında ve 17-25 Aralık’ta püskürtüldü” dedi.

‘1 Kasım’da Millet Geleceğini Oylayacak’

Haziran ayında yapılacak seçimler hakkında da konuşan Nebati, “AK Parti Türkiye’de 13 yıla yakın Kürtlerin, dindarların, Alevilerin, Romanların, Ermenilerin hayal bile edemeyecekleri talepleri karşıladı. 7 Haziran AK Parti’yi yalnızlaştırmak ve diz çöktürmekle, Cumhurbaşkanını da yalnızlaştırmayı hesap ettikleri bir seçimdi. 7 Haziran seçimini onlar da okudu millette de okudu. 1 Kasım seçimlerinde millet, geleceğini oyluyor. AK Parti milletle hemhal, sırtını Allah’a ve millete dayamış, öbür tarafta ise HDP Başta olmak üzere sırtını PYD’ye dayayan bir parti. Özet olarak bu seçimler bütünleme seçimi olacak. Millet kulağını çektiği partiyle aslında kendi kulağını çektiğinin farkında vardı” şeklinde konuştu.

‘Türkiye’de Yapılan İşlerde Medya Öncü Bir Rol Oynadı’

STAR Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak panel programında Türkiye’de yapılan iyi işlerde de, kötü işlerde de medyanın öncü bir rol oynadığını belirterek, medyanın bu süreçleri yönetme biçimine değindi.

Son 13 yılda yaşanan gelişmelerde medyanın önemli bir katkısı olduğunu vurgulayan Albayrak, “Şu anda da kesimlerin savaşı medya üzerinden sürüyor. Son dönemde olup bitenler ‘Komplo teorisi değil’ diyerek geçiştirilemez. O zaman neden bunları yaşıyoruz? Bu ekip Türkiye’ye ihanetle suçlanıyor. 7 Haziran öncesine dönmek gerekiyor. Gezi olayından itibaren Türkiye’de bir şeyler yapılmaya başlandı. İyi niyetle başlayan süreç bir kalkışmaya dönüştü. Karşımıza kimsenin anlamadığı bir şey çıktı. Başbakanın dik duruşu ne olduğunun anlaşılmasıyla bu atlatıldı. Sonra 17-25 Aralık denen bir süreç ortaya çıktı” ifadelerini kullandı.

“Bu ülkenin AK Parti Kadrolarına İhtiyacı Var”

Koalisyon kelimesini yazmayı unuttuklarını hatırlatan Albayrak, sözlerini şu şekilde devam etti:

“Bir baktık ki 7 Haziran’da koalisyon çıktı. Şimdi de herkes koalisyon diyor ama çok farklı bir sonuç da ortaya çıkabilir. 2002’den bu yana yapılanlar ortada içinde değiliz ama dışından bile çok büyük fedakârlıkla buralara gelindiğini biliyoruz. Bu ülkenin AK Parti kadrolarına ihtiyacı var. Kadroların hata yapma şansı yok, hata onları bağlamıyor sadece. 7 Haziran’ın diğer seçimler gibi olacağı zannedildi. 3 dönemlikleri çok fazla ortada göremedik. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yok. Bu noktadan geri dönülmesine kim neden olursa bunun vebalini ödeyemez. Her şeye rağmen karşımızdaki şey çok büyük, çok güçlü. Onlar için Türkiye’nin nereye gideceğinin önemi yok.”

‘1 Kasım’da Herkes Sandığa Gitmeli’

Medya Derneği Başkanı Ekrem Kızıltaş ise 1 Kasım’da herkesin sandığa gideceğini belirterek, “Türkiye’nin huzurunu bozmak isteyen çevreler öyle bir şekilde oy istiyorlar ki. Türkiye’nin değişik yerlerinde HDP’ye zorla oy istiyorlar. Öyle olaylar duyup şahit oluyoruz ki bir çok belde de yer alan sandıklardan geçersiz oy çıkmıyor. Üniversite senato seçiminde geçersiz oy olurken, ücra bir köyde hiç geçersiz oy olmuyor. Karşımızdakiler hiç demokratik değil. Gücümüz yettiği kadar oy istemeliyiz. 1 Kasım’da tek başına iktidar olmazsa bazı sıkıntılarla karşı karşıya kalabiliriz” dedi.

Kızıltaş, Türkiye demokrasisinin 90’lardan günümüze gelene kadar geçirdiği değişime dikkati çekerek, devlet kurumlarının yaşadığı dönüşümünü anlattı.


Son Güncelleme: 22.10.2015 16:49
Anahtar Kelimeler:
UTESAV
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.