‘Dijital dünyayı siz iyi kullanmazsanız dijital dünya sizi kullanır…’ 

Popüler kültürün her an kıskacında olan ailemizi, çocuklarımızı ve dostlarımızı doğru bilgilendirmek adına Faceapp/Big Data uygulama programını, sizin için sosyolojik ve bilimsel açıdan araştırdık.

Şu günlerde popüler bir akım haline gelen ‘FaceApp’ yaşlandırma programı olarak bilinen uygulama, kişilerin kendi fotoğraflarının 30-40 yıl sonraki halini ve dahi sadece bununla da kalmayıp aynı zamanda farklı cinsiyetteki halinde göstermesi insanlarda merak uyandırıyor!
Kısmende olsa fotografınızın yaşlandırılması ne kadar gerçekçi ve güvenli, inceleyelim:

İlk bakışta oldukça masum ve eğlenceli görünen bu akım ‘Büyük Veri’nin yeni oyunu olabilir mi?

‘Dijitalleşen dünyanın en değerli kaynağı artık petrol değil Veri! Haliyle milyarlarca kullanıcının akıllı cihazları ile günlük hayatlarında bıraktıkları dijital izler ile ortaya çıkan veri pek çok şirketin hedefinde.

Son dönemde pek çok şirketin ciddi yatırımlar yaptığı yapay zeka teknolojisinin en çok ihtiyaç duyduğu veri ise ses ve yüz tanıma odaklı olanlar.

Daha çok verinin daha çok reklam ve haliyle daha büyük kazanç anlamına geldiği günümüzde FaceApp gibi uygulamalar işin özünde kullanıcıların veriyi kendi elleri ile veri madencilerine vermesi anlamına geliyor.

Dijital dünya hakkındaki çalışmaları ile bilinen Stilgherrian’a göre, FaceApp’in bir gizlilik politikası var. Ancak şirketin sunduğu bilgiler kullanıcı verilerinin ne şekilde kullanıldığı konusunda net bir açıklama sunamıyor!.’

Görüldüğü gibi FaceApp uygulaması da masum değil!

Bu uygulamaya ilk karşı çıkan teknolojinin kaynağındaki ABD’liler oldu! ABD'li senatör Chuck Schumer'in FaceApp için FBI ve Federal Ticaret Komisyonuna (FTC) soruşturma çağrısı yaptı ve konunun ciddiyeti ta ABD Temsilciler Meclisi’ne kadar uzandı.

FaceApp uygulamayı geliştirilen şirket tarafından Rus basınına yapılan açıklamada, 'kullanıcı verilerinin üçüncü şahıslara satılmadığı ya da paylaşılmadığı!' belirtildi. Bu açıklamada da görüldüğü gibi bilgiler kaydediliyor! Tuhaftır ki bu program 2014 yılında bir Rus yazılımcı tarafından üretilip piyasaya sunuluyor ve veri kayıt sunucuları ise ABD’de!

Sonuç olarak;
Uzmanlara göre bu uygulamanın hiç tutar bir tarafı yok! Şüphe uyandırıcı ama eğlenceli! Lakin bu kadar eğlenceli olduğu kadar çok sakıncalı bir durum olduğu da ortaya çıktı!

Bu programı şuana kadar 50’den fazla ülkede, 2 milyondan fazla insan cep telefonuna indirmiş!
Göz ve çevresi insanın biyolojik şifresidir. Geleceğin dünyasında en çok kullanılan şifre yöntemidir. Dolayısıyla bu uygulama programını cep telefonunuza indirdiğinizde tüm kullanım haklarını o şirkete devrediyorsunuz.
Yani yüklediğiniz her bilgi artık karşı tarafın telifinde! Big Data denilen Veri Tabanına kendi şifrenizi attığınız için ileride sizin kişisel verilerinize yüz maskeleme tekniği ile erişim hakkı da sağlanmış oluyor!..

Dijital dünya da asla tesadüf yoktur! Bunun bir kast hali vardır…
‘Dijital dünyayı siz iyi kullanmazsanız dijital dünya sizi kullanır…’ 

Diğer risklerse:
Face, Twitter, İnstagram vb. sosyal medya programlarına yüklediğimiz yazı, görsel ve verilerde aynı yapay zekanın kıskacında olsak da, en azından bu şirketler hukuki açıdan takip edilebilirlikleri var.
İnternetteki birçok uyanık ve dolandırıcılar; sahte FaceApp Pro sürümü üzerinden kullanıcılar tuzağa düşürülüyor.

Farklı bir nazardan baktığımızda son sözümüz şudur ki;
Teknoloji ne kadar ilerlerse ilerlesin, niyet halis değilse, eşyanın tabiatına aykırılık teşkil eder!..
FaceApp uygulama programının benzettiği yaşlandırma sureti batıl bir yüz gibi geldi sanki bize! Hani Müslüman bir insan yaşlandıkça saçı, sakalı, yüzü nurlanır ancak bunlarda böyle bir şey yok…