İSTANBUL, () - ULUSLARARASI Suistimal İnceleme Uzmanları Derneği (USİUD), tüm dünyada 16- 22 Kasım tarihleri arasındaki Uluslararası Suistimal Farkındalık Haftası boyunca bir dizi etkinlik ve eğitim seminerleri planladığını açıkladı, 'suistimale karşı birlikte mücadele' çağrısı yaptı.
USİUD Başkanı Murat Oltulular ile Yönetim Kurulu Üyesi Özge Aşcıoğlu yaptıkları açıklamada, 1988 yılında kurulan, merkezi Amerika'da bulunan ve 75 bin üyeli Uluslararası Suistimal İnceleme Uzmanları Birliği’nin (ACFE), suiistimal konusunun önemini tüm dünyaya anlatma ve farkındalık yaratma amacıyla faaliyetlerini sürdürdüğü belirtildi. 100’den fazla ülkede meydana gelen 1483 suistimal vakasının analizi sonucunun 2014 yılı araştırma raporunda yayınlandığı kaydeden Murat Oltulular ile Özge Aşçıoğlu’nun açıklamasında, normal bir şirketin her yıl suistimallerden dolayı cirosunun yüzde 5'ini kaybettiğinin bu araştırmayla ortaya çıktığı, buna göre 2013 yılı küresel gayri safi hasıla dikkate alınırsa suistimallerden kaynaklanan tahmini küresel zararın yaklaşık 3.7 trilyon dolar olarak hesaplandığı vurgulandı. Aynı durum, 2013 yılı milli gelirin 820 milyar dolar olan Türkiye için düşünüldüğünde suistimal kayıplarının yaklaşık 40 milyar dolar olduğuna dikkat çekildi.
SUİSTİMAL NASIL YAPILIYOR?
Suistimalin, bir menfaat sağlamak amacıyla kasıtlı olarak yapılan, gerçeklere, adalete, dürüstlüğe ve eşitliğe karşı aldatma, yalan söyleme ve dolandırma faaliyeti olduğu vurgulanan USİUD yöneticilerinin açıklamasında, bu yöntemlerle işletmelerde kaynakların ve varlıkların kasıtlı kullanılarak veya ele geçirilerek haksız kazanç sağlandığı kaydedildi.
Küçük işletmelerde daha yaygın olan suistimallerden kaynaklanan kayıplarının oransal olarak büyük işletmelerden daha fazla olduğunun saptandığı vurgulanan açıklamada, “Sektör bazında yapılan değerlendirmede suistimal olaylarının ağırlıklı olarak bankacılık ve finansal hizmetler, kamu idaresi ve üretim sektörlerinde gerçekleşmiş olmasını belirtmesine karşın, en yüksek kayıpların madencilik, gayrimenkul ve petrol ve gaz sektörlerinde gerçekleştiğini gösteriyor” denildi.
NASIL ORTAYA ÇIKARILIR, NASIL ÖNLENİR?
Suistimalin nasıl ortaya çıkarıldığını ilişkin de açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Bir suistimalciyi teşhis etmek, bir doktorun hastalığı teşhis etmesi ile benzerlik gösterir. Çalışanın terfi beklememesi, tatile çıkmak ya da izin kullanmak istememesi, karmaşık duygular içinde olması, gelirinden fazla borçlanmış olması, başkalarını suçlama eğilimimde olması, sürekli mutsuz gözükmesi önemli kırmızı bayraklar arasında sayılabilir. Şirket kurallarını aşan hediyeler almak, kötü alışkanlıklar ve bağımlılıklar, lüks yaşam tarzı, müşterilerle ve tedarikçilerle gereğinden fazla samimi ilişkiler de suistimal açısından kırmızı bayraklar olarak görülebilir. Suistimalci bir yalan sarmalının içine girmiştir. Yalan söylemek insanda stres yaratır. İnsan vücudu bu stresi yenmek için sözlü ya da sözsüz bir takım işaretler verir.”
Suistimalin önlenmesi için şirketin etik standartlar belirleyip, paraya ihtiyaç duyanlara ödenek ve kredi imkanlarının tanınmasının önemli olduğu vurgğulanan açıklamada şöyle denildi:
“Adil performans yönetimi ve ücretlendirme politikası benimsenmesi çok önemli. Çünkü çoğu iç suistimalde çalışanlar yaptıkları eylemi meşrulaştırmak için zihinlerinde 'Zaten hakettiğimi almıyorum' ya da 'başkaları benim hakkımı yiyor' gibi gerekçeler uydurabiliyor. Çalışanların kendilerine adil davranıldığını hissettikleri bir ortamda suistimale daha az yönelecekleri aşikar.”