AZERBAYCAN Milletvekili Ganire Paşayeva, Avrupa Konseyi’nde, IŞİD ile mücadele ve mültecilere yardımda Avrupa’nın Türkiye’ye destek göstermesi gerektiğini söyledi.
Paşayeva, Avrupa Konseyinde Irak ve Suriye'den uzaklaştırılmış Türkmen ve mültecilere yardım konusunda Türkiye’ye yardım edilmesi gerektiğini belirtirken, "Suriye'de devam eden kriz ve terörist grupların, özellikle Irak ve Suriye'de İslam Devleti olarak adlandırılan grubun görünmesi bölgeye ciddi tehlike oluşturuyor" dedi. IŞİD'in şiddet konusunda hiçbir sınır tanımadığını ifade eden Paşayeva, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bölgede yaşayanlar, ister Türkmen, Kürtler, Müslüman, Hıristiyanlar, dini inanç, etnik köken ayrımı gözetmeksizin şiddete maruz kalmaktadır. Hepsi aynı zulmün kurbanlarıdır. Çabalarımızı krizin insani alanlarına yoğunlaştırmalıyız. Öyle ki, bölgesel ülkeler insani felaketle karşılaşmışlardır. Türkiye 1.5 milyon insanı barındırıyor, onların da büyük çoğunluğu çocuk ve kadınlardır. Yaklaşık 250 bin kişi son 2 hafta içerisinde sınırı geçmiş. Türkiye'nin bu yönde olan çabalarını takdir etmeliyiz. Kurul tüm üye devletlere kendi sorumluluğunu kendi üzerlerine almayı ve yaşanan feci insani kriz yükünü paylaşmaya çağırmalıdır. Konseyimize Irak ve Suriye'de yaşayan milyonlarca Türkmen'in onların temsilcilerinin talebi üzerine onların da düşüncelerini, sesini, yaşadıkları yarayı size ulaştırmak ve çağrı yapmak istiyorum. Çile çeken diğer etnik ve dini grupların sesi, düşünce ve çağırışları burada meslektaşlarım tarafından seslendirildi ve raporda yer buluyor. Ben de Türkmenler'in ses, çağrısının burada duyulmasını istiyor ve size iletiyorum. Türkmenler IŞİD tarafından katledildi, çok sayıda insan rehin alındı, 10 binlerce insan yaşadığı köy, bölgenin İŞİD’in eline geçmesinden sonra veya bölgesindeki vahim durum yüzünden evini terk etmek, kaçmak zorunda kaldı. Ev, sağlığı, işini kaybeden Türkmenler'in sayısı yüzbinlercedir. Türkmenler Avrupa Konseyi'ni onlara destek olmaya, yardım etmeye çağırır. Çünkü etnik kimliklerinden ve dini inancından bağımsız olamayarak biz IŞİD zulmünden muzdarip herkesin sesini duymalı ve onlara desteğimizi göstermeliyiz. Özellikle evini, işini kaybetmiş ve mülteci durumuna düşmüş insanlara destek göstermemiz gerekir. Bu ağır yükü tek Türkiye'nin üzerine koymak adaletsizlik olurdu. Sayın meslektaşlar, son olarak vurgulamak isterim ki, İslam barış dinidir. İslam asla şiddete izin vermemektedir."