Zaman'da kayyum dönemi, Polis desteğiyle binaya girdi

Türk basınında daha önce TMSF'ye devredilerek el değiştirilen gazeteler modeli yerini kayyumlara bıraktı. Kapatılan Bugün Gazetesi ile İpek Grubu bünyesindeki TV kanallarına uygulanan el koyma yöntemi bu kez Zaman gazetesi için ortaya konuldu.


Zaman Gazetesi'nin de içinde bulunduğu Feza Gazetecilik A.Ş.'ye kayyum atanmasının ardından gazetenin Yenibosna'daki binasının önünde toplanan kalabalığa polis tazyikli su, boyalı su ve biber gazıyla müdahale etti. Müdahale sonrası, kayyum polis ekipleri eşliğinde gazete binasına girdi.

GAZETE ÖNÜNDE TOPLANAN GRUBUN SAYISI ARTTI

Zaman Gazetesi'ne kayyum atanmasının ardından gazete önünde toplanmaya başlayan kalabalığın sayısı akşam saatlerinde iyice arttı. Polisin uyarısıyla trafiği engellemeden beklemeye başlayan kalabalığa, saat 23.15 sıralarında, megafonla, kaldırımı ve bina önünü boşaltmaları anons edildi. Ancak kalabalık uyarıya rağmen dağılmayınca, saat 23.25'te 2 TOMA eşliğinde, tazyikli ve boyalı su ile kalabalığa müdahale edildi. Bu sırada, gazetenin bahçesinde bekleyenler de biber gazı ve tazyikli suyla dağıtıldı.

Polis ekipleri ile kalabalık arasındaki kovalamaca ara sokaklarda da devam etti.

Bahçenin boşaltılmasının ardından, kayyum polis ekibi eşliğinde Zaman Gazetesi binasına girdi.

POLİS MÜDAHALE ETTİ

ZAMAN Gazetesi'nin de içinde bulunduğu Feza Gazetecilik A.Ş.'ye kayyum atanmasının ardından gazetenin Yenibosna'daki binasının önünde toplanan kalabalığa polis tazyikli su, boyalı su ve biber gazıyla müdahale etti. Müdahale sonrası, kayyum heyeti polis ekipleri eşliğinde gazete binasına girdi.

Zaman Gazetesi'ne kayyum atanmasının ardından gazete önünde toplanmaya başlayan kalabalığın sayısı akşam saatlerinde iyice arttı. Polisin uyarısıyla trafiği engellemeden beklemeye başlayan kalabalığa, saat 23.15 sıralarında, megafonla, kaldırımı ve bina önünü boşaltmaları anons edildi. Ancak kalabalık uyarıya rağmen dağılmayınca, saat 23.25'te 2 TOMA eşliğinde, tazyikli ve boyalı su ile kalabalığa müdahale edildi. Bu sırada, gazetenin bahçesinde bekleyenler de biber gazı ve tazyikli suyla dağıtıldı.

Polis ekipleri ile kalabalık arasındaki kovalamaca ara sokaklarda da bir süre devam etti.

Bahçenin boşaltılmasının ardından, itfaiye ekipleri, binanın ana giriş kapısındaki zincirleri kesti. Daha sonra, kayyum olarak atanan Sezai Şengönül, Tahsin Kaplan ve Metin İlhan polis ekipleri eşliğinde Zaman Gazetesi binasına girdi.

Gazete binasına çok sayıda polisin de girdiği görülürken, bazı çalışanlar polise tepki gösterdi. Ancak gazete çalışanları kısa süre sonra binanın dışına çıkarıldı.


ABD'DEN KAYYUM TEPKİSİ

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby, İstanbul 6. Sulh Ceza Hakimliği'nin, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine Zaman Gazetesi'ni de bünyesinde bulunduran Feza Gazetecilik Şirketi'ne kayyum atanması ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu. Zaman Gazetesi'ne kayyum atanmasını, “Türk hükümetinin son zamanlarda kendisine muhalif olan medyaya karşı gerçekleştirdiği endişe verici hukuksal yaptırımların son halkası" olarak değerlendiren Kirby, “Zaman Gazetesinin kayyuma devredildiğine ilişkin haberleri gördük. Bu durumu, hükümetin yargı eli ile hükümeti eleştiren medyayı hedeflemesinin en son ve rahatsız ciddi gelişmesi olarak görüyoruz. Koza ve İpek medya grubuna kayyum atanmasından sonra kepenk kapattırılması, farklı gruplara bağlı gazetecilere açılan hakaret davaları ışığında, Türkiye'ye adil yargıya, hukuk karşısında eşitliğe tam bir saygı göstermesi çağrısında bulunuyoruz. Medya kuruluşlarının habercilik ve yayıncılık politikaları mahkeme kararları ile denetlenemez” dedi.

Türkiye'nin, ABD'nin dostu ve NATO müttefiki olduğunu da anımsatan Kirby, “Biz de elbette Türkiye'nin dostuyuz. Ancak, Türk yetkilileri, kendi anayasalarınca da güvence altına alınan, basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü gibi konularda, kendi anayasalarına uymaya, evrensel demokratik değerlere uymaya çağırıyoruz. Bir çok kez söylediğimiz gibi, demokratik bir toplumda eleştirel görüşler susturulmamalı, tersine teşvik edilmelidir” diye konuştu. Kirby, Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğüne ilişkin taşıdıkları kaygıları, bir araya gelişlerinde Türk yetkililerle paylaştıklarını, bu konuda kamuoyuna da açık olduklarını söyledi.

Kirby, “Bu olanlara baktığınızda, Türkiye'de hala sağlıklı bir demokrasi olduğunu düşünüyor musunuz” sorusuna verdiği yanıtta da, “Bu tür eylemlerin, sağlıklı demokratik değerler doğrultusunda olduğunu düşünmüyorum. Söylediğim gibi, basın ve düşünce özgürlükleri Türkiye'nin kendi anayasasında da kutsal değerler olarak görünür. Ancak buna uyduklarını da düşünmüyorum. Türkiye bizim için önemli, Türkiye'nin demokrasisi bizim için önemli” dedi. Türkiye'nin evrensel demokratik değerlere uyması için, yeri geldiğinde kaygılarını ilettiklerini ve iletmeyi sürdüreceklerini söyleyen Kirby, “Muhalefet etme, basın özgürlüğü, düşünce özgürlüğü gibi konularda endişelerimizi dile getirmekteyiz. Değişik düşünceler karşılıklı olarak dile getirildiğinde, inanıyoruz ki demokrasi güçlenir, hükümet etme görevi de gelişir. Bu demokrasinin temel ilkesidir. Amerikan ilkesi değil, Türk anayasası tarafından da kutsal sayılan evrensel demokratik ilkeler bunlar” diye konuştu. Kirby, ABD'nin Türkiye'nin ve Türk halkının başarılarını görmek istediğini de belirterek, “Kendi anayasalarına koydukları değerlerin meyvelerinin tadını almalarını istiyoruz. O yüzden bunları açıkça konuşuyoruz" dedi.