Gaziantep’te bir bakırcı 3,5 yılda bitirdiği 160 santimetrelik bakır ibriğin fiyatının, orta halli bir otomobile denk geldiğini söyledi.
Gaziantep’te 40 yıldır bakırcılık mesleğini icra eden Ahmet Yol isimli bakırcı ustası 3,5 yılda tamamlayabildiği el emeği göz nuru, el işlemesi bakır ibriğe 7 bin 500 TL para verdiklerini ancak ibriği satmak istemediğini belirtti.
Ahmet Yol, 3,5 yıl emek vererek tamamladığı iki el işlemesi bakır ibrikten birisini sattığını ancak sattığına pişman olduğunu ifade ederek, elinde kalan ibriği yine kendisi gibi bakırcı olan çocuklarına miras bırakmak istediğini söyledi.
Yol, “40 seneden beri bakır işi el sanatları ile uğraşıyorum. Çocuklarımı da bakır ustası olarak yetiştirdim. İbrik yapmıştım bundan birkaç sene evvelinde. Bir tanesini sattım bir tanesi duruyor. Satmaya kıyamıyorum. Çünkü bunun tekrarı yok bunu biliyorum. Yapacak usta da yok. Bunun fiyatı 7 bin lira civarında. Hatta bu parayı veren de oldu ancak vermedim. Böyle bir emek sonrasında para ikinci planda kalıyor. Arkası yok bunun, bir tekrarı daha olmayacak. Tamamen tek parçadan oluşuyor. El işlemesi. Yaparken hiç makine kullanmadım. Hepsi el işlemesinden oluşuyor. Bunun çiftinin yapımı 3,5 sene sürdü. Bir tanesini sattık. Şimdi devamlı bununla uğraşamadığımız için 2 milim kalınlığında bakırdan oluşuyor. Yapımı oldukça zordu. Yaklaşık bir sene işlemesi sürdü sırf. Satmayı düşünmüyorum. Çünkü tekrarı olmayacak” dedi.
3 buçuk yılda bitirebildiği tek parçadan oluşan, el işlemesi bakır ibriğin fiyatının kendi gözünü paha biçilemez olduğunu kaydeden Bakır Ustası Ahmet Yol, “Benim gözümde bu ibriğin değeri para ile ölçülemez. Bizim kendi yapımımız. Orta halli bir şahin otomobil eder bu ibriğin fiyatına. Bir otomobil fiyatına ama satmak istemiyorum. Çünkü tekrar bir daha yapamayacağımız için satmaya hiç niyetim yok. Üzerinde Osmanlı desenleri el işlemeleri mevcut. Yazın içerisinde Almanya’dan gelen bir Türk vatandaşı 2 bin 500 avro verdi satmadım. İlkini almaya gelen adam iki sefer geldi yine vermedim. Belki çocuklarıma bırakmayı düşünüyorum. Şimdi bende de bir hastalık var eski şeylere ilgi duyuyorum satmak istemiyorum. Bizim işimiz kışın pek olmaz. Ötekini alan adam da kış mevsiminde geldi. Satmak zorunda kaldık. İşin yokluğunda verdik” diye konuştu.
