Et-Bir Başkanı Bılıkçı, Türkiye’de kırımızı ete yüksek talep olmasına karşın, yüksek fiyatlar nedeniyle, kişi başına et tüketiminin, 12 kilo ile, 36 kilo olan Avrupa Birliği (AB) ortalamasının üçte biri düzeyinde kaldığına dikkat çekti. Kırmızı etin, özellikle gelişmekte olan çocuklar için çok önemli oldu-ğunu vurgulayan Balıkçı, “Kırmızı et tüketiminin artmasını bekliyoruz. Ancak, yüksek fiyatlar buna geçit vermiyor” dedi.

Karkas et fiyatlarının 2014 yılında 14 – 15 lira seviyesindeyken bugünlerde 25 lira civarına geldiğine dikkat çeken Bılıkçı, “Etlik besi hayvan sayısının yetersiz kalması fiyatları artırıyor. Süt fiyatlarının düşük olması nedeniyle damızlık ineklerin kesilmesinden dolayı geçmişte bir besi hayvanı krizi yaşandı. Hayvan varlığı bu nedenle düştü. Açığı kapatmak için 2009-2013 yıllarında yapı-lan ithalat ile rahatladı. Ancak 2013 sonrası ihtiyaç olmadığı gerekçesiyle bakanlık et ithalatını durdurdu. Bakanlığın besilik hayvan ithalatını durdurması açığı büyüttü ve fiyat artışları hızlandı” diye konuştu.

Et ve Süt Kurumu’nun “besicileri korumak” için fiyatları yüksek tutuğunu belirtiğini anlatan Bılıkçı, “Bu nedenle Et ve Süt Kurumu’na, bir yıl içinde 14-15 lira düzeyinden, 25 liraya çıkan fiyatların aşağıya çekmek için verilen ithalat yetkisi gerçekte sonuçsuz kaldı. Bir yılda yüzde 80’in üzerinde artışla 27 lirayı gören karkas et fiyatlarının 25 liraya geri döndürülmüş olması başarı olarak nitelendirilemez” şeklinde konuştu.

Mustafa Bılıkçı, Türkiye’deki et fiyatlarının artışında rol oynayan bir diğer sorunun maliyet olduğunun altını çizdi. Bılıkçı, Et ve Süt Kurumu’nun sıfır gümrük avantajı nedeniyle kilosunu 3.5 euro (11 lira) maliyet ile aldığı eti piyasaya 21.5 liradan vermesinin de fiyatların yüksek kalmasında önemli etki yaptığının kaydetti.