Reiki seansında seks skandalı: Sevgi şelalesi ile erken boşalma tedavisi


Reki ile Erken Boşalma Tedavisi;Aralarında ünlü bir İngiliz Reiki uzmanı ile bu konuda faaliyet gösteren bir derneğin de adının karıştığı seks skandalı ortalığı karıştırdı. Erken boşalma sorununu çözmek için bioenerji yöntemi ile tedavi deneyen işadamı, derneğin 'Sevgi şelalesi' adlı uygulamasına katıldı.

İddiaya göre Bilgi Paylaşım Merkezi adlı dernekte 'Sevgi Şelalesi' uygulaması sırasında Reiki uzmanı kadınla cinsel ilişkiye giren işadamı S.L. toplam 25 bin lira para ödedi. Ancak hastalığına çare bulamayan S.L. soluğu mahkemede aldı.


ERKEN BOŞALMA VARDI SEVGİ ŞELALESİ'NE KATILDI

Gazete HaberTürk'te Yusuf Doğan imzasıyla yayınlanan habere göre olaylar şöyle gelişti. İstanbul’da işadamı S.L., erken boşalma şikâyetiyle doktora gitmek yerine bir dernekte biyoenerji seanslarına katıldı. Terapiye destek için yönlendirildiği reiki uzmanıyla seanslarda birçok kez birlikte oldu

Finans danışmanı işadamı S.L. (44), daha önce bazı programlarına katıldığı Bilgi Paylaşım Merkezi adlı derneğin, “Sevgi Şelalesi” olarak da bilinen ve biyoenerjiyle kimi hastalıkları tedavi ettiğini iddia eden İngiliz biyoenerji uzmanı Stephen Turoff’u (69) Türkiye’ye getirdiğini öğrendi. Randevu aldı. ‘Erken boşalma’ sorunu yaşadığını ve eşiyle ayrılma aşamasına geldiğini söyleyen işadamı, derneğin İstanbul Beyoğlu’ndaki ofisinde biyoenerji seansına katıldı. Turoff’un semineriyle başlayan ve skandala dönüşen olaylar zinciri iddiaya göre şöyle gelişti: Seanstan sonra merkezin çalışanları S.L.’yi terapi için reiki uzmanı Z.Ş.’ye (50) yönlendirdi. İşadamının iddiasına göre terapi için seans ücretini ödedi. Ardından da reiki uzmanıyla birlikte oldu.

SEANSLAR İŞE YARAMADI PARA ÇÖPE GİTTİ

Sonrasında işadamı, reiki uzmanıyla görüşmeye ve seanslara devam etti. Bu süreçte S.L., seanslar için toplamda 25 bin lira harcadı. Ardından iyileşmediğini ve terapinin evliliğini daha kötüye götürdüğünü söyleyen S.L., polise giderek dernekten şikâyetçi oldu. İfadesinde de “Tedavi için gitmiştim. Z.Ş. vücudumu okşamaya başladı ve terapi için birlikte olduk. Seans başına 250 TL verdim ancak hiçbir fayda görmedim. Evliliğim bozuldu. Bir süre beraber yaşadık. Maddi-manevi çok zarar gördüm. Başkalarına da aynı şekilde terapi yaptığını gördüm” diyerek, dolandırıldığını öne sürdü.

REİKİ UZMANI: KİMİNE İYİ GELİYOR KİMİNE GELMİYOR

Şikâyet üzerine inceleme başlatıldı. Polis, ekim ayında tekrar Türkiye’ye gelen Turoff’un yanı sıra merkez yöneticisi D.D.M. ve reiki uzmanı Z.Ş.’nin ifadelerini aldı. Turoff, “Dünyanın birçok yerinde çalıştım. İnsanları biyoenerjiyle tedavi ediyorum. Kimine iyi geliyor kimine gelmiyor. Zaten insanlardan para almıyorum. Paramı dernekten alıyorum” dedi. Suçlamaları reddeden D.D.M. ve Z.Ş. de serbest bırakıldı.

Gazete Haber Türk Muhabiri, daha sonra ulaştığı reiki uzmanı Z.Ş., konuyla ilgili konuşmak istemediğini söyleyip “Ben artık bu konuya dahil olmak istemiyorum. Ortada suçlamaya yapılacak bir şey yok. Bitmiş bir ilişki” yanıtını verdi.

SAVCILIKTAN ŞİKÂYETİNİ ÇEKTİ

Emniyette suçlamalarda bulunan işadamı S.L. de 20 gün sonra savcılığa dilekçe vererek şikâyetinden vazgeçti. Savcılık ise, “Müşteki ve şüpheli Z.Ş.’nin duygusal ilişki yaşadıklarını, bu hususun bir süre devam ettiğini, işadamının dolandırıldığına dair delil bulunmadığını” belirterek takipsizlik kararı verdi. Ancak yaşananlar bir soruşturmaya konu olunca kamuoyuna da mal oldu. Faaliyetleri arasında “spritüel”, “meditasyon”, “bioenerji”, “reiki” vs ifadeleri geçen bir merkezle ilgili “faaliyet dışı” bir konuda yeni bir skandal daha ortaya çıkmış oldu.

‘RUHSAL GELİŞİME KATKI SAĞLIYORUZ’

Bilgi Paylaşım Merkezi adıyla dernek faaliyeti yürüten merkez, 31 Ocak 2005’te açıldı. Merkez amacını, “kişisel olarak kendini geliştirmek ve ruhsal gelişime katkıda bulunmak isteyenleri, bu konuda çalışmalar yapmış değerli üstatlar ve konuşmacılarla bir araya getirmek ve bunu sürekli kılmak” olarak açıklıyor. Merkezde herhangi bir çalışmanın tedavi amacıyla yapılmadığı iddia edilirken, tanı ve tedavinin doktor tarafından yapılması gerektiğinin de dile getirildiği savunuluyor. KAYNAK GAZETE HABERTÜRK - YUSUF DOĞAN