İnternet gazeteciliği sadakat duygusunu unutturdu

İstanbul Gazetesi'nde önemli röportajlara imza atan Gazeteci Yazar Şamil Kucur, bu hafta iyigunler.net kurucusu Mehmet Koca'yı sayfasında konuk etti.

11 Temmuz 2016 Pazartesi 11:30
İnternet gazeteciliği sadakat duygusunu unutturdu






İnternet gazeteciliği nedir? Kısa tarihçesini anlatır mısınız?

Büyük veri ağı içerisinde, temelini bilgi edinme haber alma sisteminin oluşturduğu veritabanlarına internet gazeteciliği adı veriliyor. Gazetecilik açısından, ilk internet haberciliğinin başlangıcı 1974 yılına dayanır. Amerika’da kurumlar arasında ağ köprüleri kurulan sistemler içinde, ilk internet gazeteciliği örnekleri görülür.
News Report bu konuda, en iyi örneklerden biri olarak gösterilir.  Bilgi akışının önemini bilen toplumlarda, News Report büyük bir teknolojik devrim olarak görülür. Bilgisayarların gelecekteki yerinin tartışıldığı yıllarda News Report, bir bilginin belli bir grup içinde ışık hızında yayılmasına öncülük etmiştir. Üniversitelerin, bürokrasi çarkının, askeri kışlaların veri tabanlarında oluşturulan, küçük çaplı elektronik bültenleri ışık hızında istenilen merkezlere dağıtılarak, bilgisayar ağlarının gücü bilgi edinmede kendini göstermiştir. Bu arada 1970’li yılların hemen başında TV’lerden yapılan ilk teletext yayınları da, hatırlamakta fayda var. Çoğu meslektaşımız, internet yayıncılığın atası olarak teletext haber bültenlerini gösterir. Fazla bir seçenek sunmasa da, internet haberciliğine geçişte hibrit bir uygulama olarak hatırı sayılır etkisi olmuştur.  Bilgisayar teknolojisindeki gelişime paralel olarak internet gazeteciliği ya da internet haberciliği de büyük değişik göstermiş, yüksek kalitede görüntü ve fotoğraf tekniğinin daha etkin kullanmasına imkan tanıyan sistemlerin ucuzlaması, okur haber ilişkisi ve sosyal medya kavramı sektörü çok farklı bir mecraya taşımıştır.
 
Ülkemizde internet gazeteciliği ne zaman başladı?

Son Dakika Haberler çılgınlığı:Türkiye’nin internet gazetecilik girişimi Ankara’da Ortadoğu Teknik Üniversitesi Öğrenci Çekirdeği Ceng Metu içinde 1980’li yılların sonunda başladı. Gazetecilerin bu konuda tarih takıntısını yenmesine yardımcı olmak lazım aslında. 1990’nın hemen başlarında Ankara’lı bir grup sanat gönüllüsü ODTÜ veri tabanı üzerinden online dergi yayıncılığı yapmaya başladı. Meşhur Hitit Geyiği logosu ODTÜ logosundan sonra dünyada belki de kullanılan Türkiye kaynaklı ilk internet figürü oldu. 1995 yılında sanırım, bazı gazete ve dergiler internet haberciliği yayınına başladı. İnternet Gazeteciliği yapmak için kurulan ilk resmi şirket ise, Haber Türk macerası ile başladı. Ufuk Güldemir’in başlattığı bağımsız gazetecilik fikri, büyük gazeteleri ürküttü. İnternet gazetesinden basılı gazeteye, dünyada sanırım ilk Haber Türk geçti.  Bu arada Türkiye’de internet üzerinden ilk canlı yayını da, Haber Türk sitesi yine Ufuk Güldemir ile yaptı. 2000 yılında Hadi Özışık tarafından kurulan İnternet Haber , sektörün öncü portalları arasında yer aldı. Gelişen internet ağı ve bilgisayar sistemleri bugün bile, tam olarak oturmayan internet haberciliğine yön verdi.  Bugün dünyada 30 bin, Türkiye’de ise 4 binden fazla internet sitesi okurları için düzenli olarak içerik üretiyor.

HABER SİTELERİ İÇERİK CANAVARI

Ülkemiz ve yurtdışındaki internet gazeteciliği ile aralarındaki teknik, donanım, işletme, habercilik, hukuki, ekonomik, çalışma şartları açısından ne tür farklar vardır?
Dünyanın en hareketli gündemine sahip olan, ülkelerden birinde yaşıyoruz. Doğal olarak,  internet haberciliği içeriği hızlı üreten, çabuk tüketen bir mecra. Sürekli güncellenen siteler, her gün yüzlerce haberi yeniden yeniden güncellemekte, okur yorumlarıyla buluşturmakta. Haber kanallarından daha hızlı olmak zorundalar, çünkü okurun bir televizyona erişiminden, daha kolay bir mecrayı yönetiyorlar. Batılı ülkelerin çoğunda, internet siteleri durağandır. Hatta köklü ve etkili gazetelere ait haber portalları, günde birkaç kez güncellenir.  Dünyanın bütün internet siteleri üç aşağı beş yukarı, aynı teknolojileri kullanırlar.  Haber dili, üslubu, habere bakış internet sitelerinin, karakterini oluşturmaya başladı. İnternet haberciliğinin vazgeçilmezi olan ‘Haberde merak unsurunu’ canlı ve diri tutma azmi, ‘Suyunu çıkardılar’ dedirtecek hale geldi. Yakın döneme kadar, her haberi ‘Şok şok şok’ başlıklarıyla duyuran siteler, okurları tarafından cezalandırıldı. Moskova metrosunda, Londra banliyölerinde çekilmiş fotoğrafları ‘Yok artık, bu fotoğrafı gördü, kocası isyan etti’ başlıklarıyla oluşturulan kategorilere kimse itibar etmiyor. Hukuki konuda bugün yazılı basına uygulanan hukuki kurallardan daha ağırları, internet gazeteciliği yapanlar için uygulanıyor diyebilirim.
 
TAZMİNAT KILICI, TEPEMİZDE SALLANIYOR

Haber sitelerinde adını soyadını görenler, fotoğrafın kendisine ait olduğunu ileri sürüp ‘Maddi Manevi Tazminat’ davası tehdidiyle, kaldırtmak isteyenler çok fazla. İsim soyisim benzerliği yüzünden, hemen hemen her gün birkaç haber kaldırma ya da isim değiştirme talebi geliyor. Türkiye’de internet haberciliği yapan sitelerin,  bağımsız olarak ayakta kalması son derece güç. Reklamdan başka gelir kaynağı olmayan, reklam gelirlerinin de kısıtlı olduğu bir mecrada, ayakta kalabilmenin tek yolu aşk. Mesleğine aşık olan gazetecilerin harcı. Onun dışında çoğu haber sitesi yatırımı, maalesef sonu hüsranla bitiyor. Siyasi gelecek umuduyla kurulan, çok sayıda haber sitesinin ömrü seçimlerle sınırlı kalıyor. Sektörde yetişmiş redaktör bulmak bir hayli zor. Bu yüzden ekip arkadaşlarımız çoğunlukla, geçmişe dönük aramızdaki hukuka istinaden yazan çizen kişilerden meydana geliyor.

SÖYLEŞİNİN TAMAMINI BU LİNKTEN OKUYABİLİRSİNİZ
 
Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.